6
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
1511
Okunma
.
dar zamanların taze kandan kırmızı rujuydu yalan
geceyle gündüz arasında /ki eki tesadüfendi
sürüklenirken saatler karanlık tünellerde
bir benzerlik vardı sanık ve tanıklar arasında
suçu inanmaktan geçenlerin yanılgısı
hayata sarmaşık gibi dolanan
bir lokmalık kadınlardı şeytanın dişlerinde kalan
etin ne budun ne diye ayakta alkışlayan fısıltılarla
merasimsiz acılardı sözlerle oynanan oyunlar
yaratıcılığın doruğunda acıya dokunan kitapta
aşk kağıt üstündeydi çalakalem
avuçları soğuk masaldan
gerçeği parmak aralarında saklayan
söz kumkuması talan dizeler
ki nicedir
uygun adım yürüyor zihnimde afyon
uyandıran kabuslu yalanlar yer kaybında
kendi çukurlarını açarken
bir rüzgar ki gözü kara
şehrin ışıkları neşter
sokaklar yeşil çuhadandı gün o gün
tam da zevkine varmışken gözlerde yükseklik korkusu
yakarışlar düşerken dik uçurumlardan
kulaklarımda uğulduyor ateş dansı
bulanık suda kanatlarını temizliyor melekler
ve yükseldikçe faili meçhul çamur yağıyor
cesedi çürüyen kimliksiz yüzlere
şimdi
kim ağlarsa ağlasın sessiz düşlerinde
uçarken gökyüzünde
ruh giyinirken asalet giysisini
adı yok şehirlere giden konuğum ki
zararına sevindiğim dünya umarım yağmur yağar
ki kırmızı rujdu yalanlar
martı heykellerinin hüzün kazılı gözlerinde taşlaşan