17
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1360
Okunma

Mor salkımlı sevdaları
Uzak olsun lafta kaldı özgürlük
Yanaşmasın kıyılarıma gemiler
Dalgakıranları yıkıyor öfkem
Ömür dediğin deli sulara akıllı yunmak değil ya
Pazardan ganimet kapmak savaşı
Mahşeri açtırır gecelerim semadan
Kur baştan heceleri anlamaz ay sukut yıldızlar
Işıksız taçlanır yuvaları meleklerin
Suale durur dipsiz kulaklar
Sinsi şakır nefret dehlizinde dili
Kurgusunu sil baştan yazar dimağ
Mor salkımlı yüzleri vardır rüyaların
Küçük fistanlar giyer ahuları
Asılmış bakışlarla şekil arar durur bulutlar
Bahçe aralıklarından kaçar umutlar
Yaralı ayakları delik pabuçlarla acıya ayak diretir
Ve kanmaya hazır birileri kurban eder cismini
Sevgi güne kurulur sevgisizlik kıskançlıktan kudurur
Ayak bağı bağlanınca on dört şubata sevdalara ağır gelir kamburu
İsyana karar verir takvimin cümle günleri
Resmi tebessüme avunmuş birileri can kıraç beslenir
Anlamını çamura bular pazarlar ki deli yağıyor yağmur
Etiketi kaşır bedenlerini kaftanlarının sırması
Hazırla beslenen kargalar sürüden ayrılır
Salık savruk şevkine yumulmuş kayıplar
Cici badem tanelerini şekere atar kendini
Kötü adamları madara etmiş yudumlar
Boyu kısa ayın zaferi on dört şubat
Ağlar anlamını kaybettiği kukla…
Bir hayalle başlar dünya
Rüzgarı bekler uçurtmalar…
5.0
100% (12)