3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1176
Okunma

Bilmiyorum, bu senin kaçıncı durağın?
Hep sevmeden yana kahrolası yüreğim
Yine çırpınır oldu,
Kurumuş güllere benzeyen umutlarım.
Bakmadan geçmişinin karanlıklarına
Huzurla uyanacağın yeni sabahlara tutmuştum elini.
Hangi aldatılmışlığın kini sürüklüyor?
Ne bedenlerin yok olduğu bu çirkefe.
Yağmur-çamur, soğuk-sıcak demeden
Belkilerle koştum peşinden yorularak.
Vampirlerin bile çekindiği,
İsterik ruhunu kurtarmak için tutmuştum elini.
Yetmedi sana verdiğim naçiz emek
Yetmedi kazanmak için duyduğum sevgi
Onurla yaşamak bir insan gibi
Çoktan unutmuşsun belli ki.
Kaç kez umutlanarak,
Boşa uzatmışım şefkatli elimi.
Zavallılığını bırakıpta boşalttığın kadehlerde
Dönen başın ve dağınık saçların
Ki onlarda şaşkın
Kollarını açıp acı gülümsemeyle
Daldığın mavi sularda
Özgürlüğe çırpınış değil,
Bataklıkta kayboluştu günahlarınla.
Etkilemiyor hislerimi manasız bakışlar
Cazibeden eser yok, buz olmuş dudaklar.
Boşverdim sömürülmüş duygularıma
Yüreğim hükmetmedi kollarıma
Uzatıp
Bu kez tutamam elini.
Suskunyolcu
5.0
100% (1)