Karşılıklı söylenen sözlerden çoğu
karşılıksız kalan günlerde çıka gelmiştin
Yüzünde yiğit bir ay vardı sardunyalara eğilen
İblisçe aşk nedir
Ne değildir diye hiç merak etmiyor gibiydin
Bir türlü yatışmıyordun
Bintürlü yatışmış gibi
Görünsen bile…

Ve bir akrebin tıkanık kuyruğunu diliyle açan
Açık seçik hergele düşler kurdun ortamıza
Ergen yerleri yerinde bir suskunlukla
Uzaklık veriyordu bu yakınlaşma
Birbaşına bağıran kelimeleri nabzımdan
Daha atamamıştım…
Anlamıştım kadın odalardan kül serpilen
Sokaktım aslında
Sen henüz hiçbirşey
Anlatmamıştın…

Ben o zaman işte mülteci bir muson oldum
Dilime tuzkoru basmak için bir denize soyundum.

Denizde kargılar gibi kayalarda serpilen sular vardı
Suların yüzünde çok acıtan morfinli yaralar
Geçici hummalar
Geçici huzurlar vardı
Hummalar ve huzurlar
Hiç sevişmemiş sevgililer gibi konuşkan
Çok sevişmiş sevgililer gibi suskundular.

Dedin ki
Eğreti bir susa saklanmadan da insan
Aşkla açabilir alnını kendi meydanlarına
Yanına yaklaşan gececil manifestolar
Ve birkaç rezil dize ayrı tutulduğunda
Kime sarılacaksa
Lirik bir akdeniz olarak sarılabilir
Züppe ve frapan günindileri
Gündem dışı tutabilir
Ve dünyanın bilekleri aşktan sözeden sözlerce
Ansızın kesilebilir
Bir içdeniz defnesi delirir gibi toprağa dikilip
Dingin kalkan yataklara nehirlerde inmeler
İnebilir. İndi de
Demeni istiyordum o suskunlukta
Demedin…
…


2649İst.