Fiili geçmiş, gelecek, gelmiş
Şimdiki zamanda
Bir patlak göz varmış.
Kendisine,
Patlak göz denmesin diye
Daha ağızlar açılmadan
Karşısındakine
Patlak göz dermiş.
Böyle demekle
Herkesi korkuturum sanırmış
Böylece
Ömrünü
Boş avare geçirmiş
Kendisi beceriksiz mi beceriksizmiş
İşi gücü
Bir şeylerden, açıklar ararmış
Yalan dolan işleriyle
O bunlardan rant sağlarmış
Ondan, bundan, şundan da
Durmadan
Korkar mı korkarmış
Yaptıkları işler ise korkularını sarmış
Dedik ya
Patlak göz diye
Kusurlarını o hep başkalarına sarmış
Ama bir gün
Hazan yaprakları gibi
Solup sararmış…
…
Ya ibni velet ya kasım
Sen kendini ne sanırsın
Vatanı satanlar: yargılansın
Beceriksiz yönetimler: yargılansın
Ulvi dinimizi kendi karanlık amaçlarına alet edenler: yargılansın
Cumhuriyetimizin Kuruluş temellerini alt üst edenler: yargılansın
Milletimizi aç bitap düşürenler: yargılansın
Memleketimin insanlarını şu bu diye bölenler: yargılansın
Hele hele
Darbeler değil
Darbelere gerekçe hazırlayan siyasiler: yargılansın…
…..
Patlak göz, patlak göz
Burada, orda, şurada
Söyleniyor çatlak söz
Kusurların öz mü öz
Üvey gibi davranma
Asıl sensin patlak göz….

Erdal Yılmaz