Eski ders kitaplarımı
karıştırırken
can sıkıntılı bir anımda
bir mektuba rasgeldim
kitapların arasında
8 Nisan 1988 tarihli
Veli Denizdumanlı’dan bir mektuptu
okul sınıf ve sıra arkadaşım
mektup yazmak
güzel bir alışkanlık olsa gerek
çünkü en azından
bir moral düzgünlüğü yeter
diyordu
felsefeye merak sardığından
Kadıköy’de bir filozof keşfettiğinden
O’nunla kesinlikle tanışmam gerektiğinden
kendisinin O’nun
ateşli bir hayranı olduğundan
Comte’yi türrkçeye uyarladığından
bahsediyordu
sinemada o gün
Alain Delon&Belmondo’nun
Borsalino filmini seyretmiş
soluğu hemen O’nun yanında almış
oturmuş bizim filozofa
Belmondo felsefesini anlatmış
bizim filozof
hiç duymadım demiş
nasıl bilmezsin
Fransızların meşhur filozofunu
Paris’te kaybetmiş yolunu
orada bir Türk’le raslamış
O Belmondoyu evine konuk etmiş
Belmondo bundan çok memnun olmuş
nerelisin diye sormuş
Bizim Türk hemen
sayın Belmondo
son filminizde beni başrollerde oynatın
demiş Bizim Filozof sormuş
bu Belmondo filozof mu
oyuncu mu
Veli demiş
hem filozof hem oyuncu
nasıl yani demiş filozof
Türk gibi güçlü
sözünü duymadın mı
evet
işte Belmondo bu tanışıklıktan sonra
Türk gibi güçlü olmuş
Belmondo felsefesi doğmuş
Paris’te yolunu kaybedersen
seni bir Türk bulsun
tüm dertlerden kurtulursun
şimdiye kadar oyuncuysan
sonra
hem oyuncu
hem filozof olursun
bizim filozof basmış kahkahayı
ya Veli beni güldürdün
anladım el elden üstün
filozof ben değilim artık sensin
çağır Belmondo’yu İstanbul’a gelsin
bir de bizim konukseverliğimizi görsün
ve asrın oyuncusu
filozofu olsun


Veli Can’ım kulakların çınlasın
senin gibi filozof bulamadım
çok uğraştım
bir türlü
filozof olamadım.


FARUK TABAK