2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1206
Okunma

ilkin kanını içerim
gece boyunca sırtına binip yıldızları yaktığım
iki ayaklı zürafanın
sonra kemiklerini dağıtıp muammaları çözerim
sonra da
çökerim
fil sırtındaki cam sarayın penceresine
çölün en son noktasındaki çıplak kadına
doya doya bakarım
düşler / düşler
dillerimi kırarım
soyar onu güneşte yakarım
nar taneleri gibi dökülür kumlara külleri
ağzından bir altın balık çıkarırım
ve çöl döner köpüklü bir denize
kıyıları keskin kırma kayalık koylardan derine
purpur renginde bir ayın gündüzleri saklandığı ine
inerim
boynumda taşıdığım on boğumlu altın sicimle
düğümlerim
kırılmış güneşi ellerimle
fil sırtında cam sarayın
kırık basamaklarından
düşerim
sonra gider
yüreğimi
sırtı çapa izli bir yunusla ufka gönderirim
bilirim
zürafa kanı akmasa
düşler kuramam
yıldızlar yanmasa
sevdalanamam
çölde bir kadın canlanmasa
ben yaşayamam
düşler / düşler
dillerimi kırarım
gerçekler yıkılır
ben
fil sırtında cam saraylarda konaklarım
5.0
100% (1)