16
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1440
Okunma


kendilerine külden bir mazi yaratan
ateş toplarının yurdudur
bu gece ve her gece saçlarında simli
ölü birer erguvan dudaklarım
bir imdat sirenim olsaydı eğer
yahut canavar düdüğü yüreğimin
tam zamanıydı şimdi çalardım
bu şehri ayağa kaldırana kadar
uyku var uyku yok bekliyorum
vuruyor duvarlarına göz çeperlerimin ışık
illa ki de senden istiklalimi istiyorum
cevherini çaldırmış ruhum karanlık
kelimeler çıldırır dillerinde sevgilim
yokluğunda evleri yıkılır devlerin
gittiğini görürsün içinden derinlere doğru
adımlarını sayar karanlık adamlar
denize bakarsın ayrılık olur yönün
bakmazsın geçmez şu zaman dediğin
gelen giden sorar işte nedir bu hal
rüzgar yalnızca beni mi sallar
vaka dehşetine kapılmış giderim
aşiyanda ellerim boş bir tabut
bari sen ölmezden önce kon ya da göç
ama hayat suyunu bu çeşmeden iç
5.0
100% (11)