19
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
2020
Okunma

bir öksüzün yabanıl yalnızlığı okşuyor saçlarımı
ve serçe ürkekliğince
korkular büyütüyorum içinde
elâ menevişlerimin
her akşam başka bir yakanın çam korularını geçerek
koyu gölgeli patikalardan denize yürüyor kimsesizliğim
tarifsiz
ismi yok
kara çiçeklere bürünüyor bastığım toprak
ayaklarımın altından kayıyor yeryüzü
bundandır kararması gözlerimin
...
yalancı gebeliklerin
isterik
tepinmeli
ısrarcı
şımarık sancılarına aşina
hırçın bir hasrettir göğsümde avutmaya çalıştığım
sevdadan eser kalmadı şiirlerimde
yemin ederim
bilirim ki
son basamağında
yengeç dönencesindeyim vazgeçmelerin
sonrası
kavuran
kışkırtan
feragatsiz kimsesizliğim
...
sen ey
bir zamanlar o çok sevmelerim
sen ey
yaktığın benden
arta kalan küllerden yaktığım
kor ateşim
yan için için
umurumda değil verdiğin acı
çoktan ötesine geçtim sırlarının/sınırlarının
hükmü yok bilesin
o riyakâr bitmelerin/gitmelerin...
Ceyda Görk
10kasım2009