ruh ve bedenin dansı içten ve sarmal

ruhun ne istediğini bilseydi bunları yazamazdın...olmayana yazmak daha kolaydır olana yazmayı sevmiyorsun zaten ruh ve beden nerde birleşmek zorundaysa işte sen orda çok acıdasın şair..bedenin isteklerine cevap vermeye mahkumuz çunki..ve bu vuruş düşünmeden yapılsaydı daha lezzetlı olurdu önemli olan öncesinde düşünmeden sevişmektir...

Tebrik ederim yazan cesur kalemi.


Saygılarımla.

ASK'in ve KADIN'in hakkini vermek! Kac kisinin bunu yaptigina gelince, dumura ugratan bir sonuc goruruz sanirim. Insan neslinin devamini saglamakta en buyuk rol kadina ait degil midir? Dol yataginda kac masum sevismeler birakilir ki; masum cocuklar kalsin geride? Delice bir tutku yansimis siirde.. Ask ve kadin; ozgurce islenmis. Duygularin yansimasi cok guzel dile gelmis. Fakat, madolyonun oteki yuzu var bir de.. Kadina verilen deger! Bir kent, bir ulke, bir evren olabiliyor da siirde, kadinin yeri siirlerdeki sonsuz ozgurluk kadar yer tutabiliyor mu insan(erkeklerin) hayatinda? Oyle ki; kiz cocuk doguruyor diye kuma(!) getiren ya da kadindan bosanan - tabii ki bahanesi- erkekler var hala.. 21. yy.da. Biktim demenin farkli yontemi :))) Kadin O TUR(!) erkekler icin birakin tapinak olmayi, bir nesneden farksizdir. Hizmet eden bir kole ! Heyyy gidi sair heyy! ilk sen degilsin KADINa ASKi boylesine derin ve anlamli yansitan siire.. Son da olmayacaksin.. Ama bir dusun! Kac kisiye ulasir sozun.. Dilerim, siirin muhatabi olan kadina gercek deger verilir.. Fecri gormeden yanindan gidilmez ve en guzel kahvaltilar yapilir kadinla..

Affiniza sigindim hocam; tesbihte hataniz yok.. Guzel siir.. Begeni ile birkac defa okudum..
Siirle..
Siirlere..
Saygilar..

her haliyle doğallığı yansıtıyor şiir...

Şiirdi...
İçteki aydınlığı yansıtmaktı karanlık yüzüne ayıpların.Bir tek edep yerini namus sayanların...
Cesurdu,samimi,duru ve öylesine berraktı.
Tebrikliyorum şair.
İçsel duyguları çoğunlukla kendine itiraf edemezken insanlar belki de siz bu denli akarak çağlamışsınız.Beğendim...Harika hatta...


Şiirle kalın...

bir dağın iki yanındaki iki çiçeğin birbirine tutkusudur sınırlarımızın içinde kalan saklılar.

rüzgar gelir götürürse kokusunu diğer çiçek duymaz güneş açarsa diğeri yanarken biri üşür.

velhasıl bir yanında güneşin dibinde uykuya çekilen yılan bir yanında deliğinde kıvrılmışlık.

anlayacağınız şiir...

öyle saklı bebek gibi değil...

saygıyla

çıplak,cesur ve şiirdi

herkesin harcı değil kutlarım

sevgiyle...şiirlerle kalın

ŞİİRDE HİSSETTİĞİM ŞEY: TUTKU
HEM DE YAKİCİ BİR TUTKU
TEBRİKLER, GÜZELDİ.

Ben, bu gece senin
Sağ kasığının hemen üstünden geçtim

Parmaklarımın arasında kuruyan saçların
Göğüslerini örtmüştü gecenin

Ben, bu gece senin
Göğüslerini örtmesin diye gece, karanlığını deştim!

Tenin üşüdü
Güvenini kaybettin

Sanat tapınaklarından göğüs uçlarına kadar gezmek vardı bu kenti
Kıyasıya ölüme, geçmişe yol alışları unutmak dilsizliğin içinde
Duyduğu hazzı başıboş yükseltip sırtımı tırnaklarıyla kanatan kadın süvarilerle
Kusursuz gibi görünen oval bir gökyüzünün çıplak vücuduna dokunabilmek vardı öylece

Ah işte, bu gece..

Ben, bu gece senin
Kubar çekip sızdığın yatak odana girdim

Yatak örtüsünün üzerinde yüzüstüydü bedenin
Göz bebeklerimi omuzlarından ayırıp beline doğru indirdim
İstemsiz kasılmaları kıran soğuktan kaçmak için, içine girdim

Masumluğumu taşıyan bir çoçuğu içine bırakabilir miyim?
Duyuyor olsaydın, ne derdin?
Merak ettim

Henüz fecri görmeden kepeneğimi giydim
Çıktım evinden



eser,,,

tüm çıplaklığıyla

şiir olmuş.

çok saygımla.

Tebrikler
guzel dizelerdi.

Farkını sevdiğim şairim
bir yakomoz bir hüzünde gölgeyle
sarılırken bir renk ki dizeleriniz okudukça hissettiren bir yürek sesidir
Farkında mısraların tadı bir solukda bir güneş sıcaklığı var
kutlarım cici bakın ömrünüze ve gönlünüze
sevgiler..............

ilginç....ve emek elbette karşılığı tebrik...