3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1486
Okunma
unuttum anne
Yaşamak boğazım da ilmik oldu, hayallerim askıda ne zamandır
umutlarımınsa cenazesi çoktan kalktı
unuttum babamdan kalma yoksul öyküleri, ilkokulda ki siyah önlüğümü
herkes susunca fısıldadığım dileklerimi unuttum.
Çokta önemi yoktu aslında , iç kanamanın yada diş ağrısının
sonra yüzüne baktığım insanların, tuhaf merhabaların…
Yaşamak göğsümde ki muskanın çengelli iğnesi sadece
sadece bende unuttum belki de yeniden sevilebilir olmayı…
Bildiğim şeylerin en doğrusuydu belki de, annemin aslan oğlum demesi
yanımda volta atan yalanların çömelmiş doğrusuydu
aşkların sırtı dönük gideniydim oysa, kumarbaz bakışların iflas edeni,
zar tutan umutların, hep kandırdığı çömezdim
Aslında hiç bilmedi annem, aslan bir oğlan olmadığımı,
kimselerin olmadığı yerlerde yıkılıp kaldığımı
yaşamak her yanımda kurşun, yada izmarit kokusu paltoma sinmiş
devrik cümlelerimin öznesi, yaşamak unuttuğum bir şey…
oysa unutma demişti annem
“hava soğuk, sıkıca giyin ha bir de anahtarlarını da unutma” demişti
unuttum annem, hatırlamıyorum bile nasıl yaşanılır ve hokus pokusların sihrini
ve nasıl ölmem gerektiğini...
dahası sıkıca üstümü giyinmeyi de unuttum
anahtarlarımı da unutmuşum anne…
2005
5.0
100% (1)