Öyle bir demdeyiz gönül ne zeri ister ne simi.
Bizi cezbeder hep erguvan bakışlı çay mevsimi.

Çözülür suda çayın saçları incelik imbiklenir.
Güzellik büyütür koynunda esrarlı çay mevsimi.

Ayrı bir büyü var nazının renginde kokusunda.
Çayı özenle demler her dem vefalı çay mevsimi.

Her gönülde müstesnadır yeri nazlı gülün.
O gülü itinayla besler edalı çay mevsimi.

Mekan Emirgân.
Zaman erguvan.
Demlikte sükût.
Semaver giryan.

Dem çay demi ya kor ateşte güzellik filizlenir.
Harlanır da kor su mest olur demlikte dem demlenir.

Sükût demlenir dilde.
Çayın yeri gönülde.
İnce belli bir gelin,
Bir buket gibi elde.

İnce belli has nazenin nazlanırken sim tepside.
Gönüller meftun eder altın hızmalı çay mevsimi.

Zarafettir narin parmakların yada düşürdüğü.
İnceliği haddeden geçirir nazlı çay mevsimi.

Boğaz bir nazar boncuğudur İstanbul’un göğsünde.
Mavi yeşille kucaklaşır ülfetli çay mevsimi.

Bu dem has bir zaman sultanı gün gelir yad edilir.
Zaman kumaşının ipek tenli anı çay mevsimi.

Tutulur ellerde rikkatle ince belli narin cam.
Encamı hayrolanların limanı şanlı çay mevsimi.

Leylak kokuları karışırken zamana serapa.
Eritir gönülleri tavşan kanında çay mevsimi.

Gelip geçerken demler,
Tükense de tüm emler.
Demlik bir türkü söyler.
Diner cümle elemler.

İnce belli bir hayal tütsülerken dem dem mekanı.
Süsler hayalleri erguvan bakışlı çay mevsimi.

Asude demlerde dem zindelik verirken bedene.
Sunar bizlere haz dolu hayat nazlı çay mevsimi.

Emirgân semti bize çay öykülü mutena mekan.
Çay tadında dost olanların anı çay mevsimi.

Renk çözülür Boğaz sularında imbatlıdır zaman.
Çayı bizlere ikram eden ihtişam çay mevsimi.

Çayı İstanbul’da İstanbul’u çayla içmeliyiz.
İstanbul’a has bir yudumdur dudakta ay mevsimi.

Emirgân’da tüm periler çaya efsunlu tat katar.
Bizi tutsak kılar erguvan bakışlı çay mevsimi.
Ankara,13.102009 İ.K