17
Yorum
0
Beğeni
4,7
Puan
1263
Okunma

Dudaklarımda
Şehr-i hüznümün tuzlu gözyaşları
Bir seyir dörtnala siyahın gizlediği kızıl mavi ufka
Yüklemlerimi sonlandırmış
Gidiyorum
Bir ben şiirinin anlamsız çırpınışlarına
Ahlâkvârî kadılar bekliyor burçları kan kokan kalelerimde
Oysa kadıların
Ahlakını ne ben sormalıyım ne de zaman
Ölüm…
Fermanımı keseli nice olmuş karanlık bekçisi hayat
Yalandır ağlarını yavaştan örmez kader
Su ateşe doyduğunda noktayı koyar
Ve seyrini sonlandırır
Akmaya duran zaman
Aradan bir o kadar daha geçtiğinde sus faslı
Bir türkü olur
Dağlarımda çağlarken nice Köroğlu
Soğuk kimsesiz ve mağlup koynumda
Bir nefes olup
Düşer gözlerime
Damla damla
Oysa ağırdan almaz kader
Yalan söyler bütün bir zaman
Ki sis faslı sus olduğunda
Ateş yeniden yanar külümden
Tüm bir ömürden kalan ise
Musalla taşında
Okunan
Fatiha…
İnsan yalnız doğar yalnız ölür
Mezar taşımdan başka
Ne kadı ki
Külüme boğduğum dünyada
5.0
90% (9)
2.0
10% (1)