8
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2021
Okunma
Anka, buralara neden geldin ?
Kaf Dağı’nın ardından sevda diye diye bana ölüm getirdin
Gökyüzü ağır
Gökyüzü ağır düşler peşinde
Her yerde kendimi, kendimde seni ararım
Uçurum dipleri derin.
Sakın ha düşünme..
Kanatların perde perde
Korkma serde ayrılık yok
Aydınlık içimizde
Ak sineli kuşlar çoktan yuvaya döndü
Anka sen gelmeden tüm çiçekler
Ah ! çekip de bir bir kalbime döküldü.
Kalbim param parça..
Dudakların yok Anka,
Gözlerin birer ateş çukuru
Yak anka ! Yak !
Sana yana yana gelmeliyim
Sonu ölüm olsa bile yine gül yüzünü görmeliyim
Ve sevgi dolu koynun da
Hıçkıra hıçkıra
Dili bir, sevdası bir
Türküler söylemeliyim.
Anka ben, her insan gibiyim;
Eli, ayağı ve beyni çamur.
Çamurdan yaratılmışım
Cümle alem bunun için ağlar
Korkuya umut diye sarılmış fidan
Karanfilden kan sızar
İnsan etine doymayız.
Ölürüz,
Öldürürüz
Beni kanlı ellere bırakma !
Koynuna al Anka !
Hani derdin ya
……………aşk ölümsüzdür.
İşte o gün; bu gündür.
Evren suskun
Sevgi çaresiz
Konuş anka !
Dilin dilime
Sesin sesime değsin
“Anka, şimdi sen uzak bir masal değilsin.”
5.0
100% (5)