Sevdanın yarattığı, tüm renkleriyle oluşturduğu insanları izledim dizelerde. İnsanın yarattığı el, dil uzatılamaz kutsal yanının ağırlığıyla dingin ve sessizce akıp giden dizeler.. Bir okadar da yatağını doldurarak. İnanılmaz bir dirençle geleceğe uzanışını maşuk'la simgelerken, elbetteki, kendine yoldaş olamıyan naçarlığı da geçemişe gömecekti. Aksi taktirde nasıl sonsuza uzanabilir di ki insan. Yürekten kutluyorum. saygımla.

Yine ; AŞIK İLE MAŞUK SARMAŞ DOLAŞ....

Cüneyt Arkın'ın "Yusuf ile Züleyha" filmini izlemiştim.Çok güzel ve duygulu bir filmdi.O filmi bir daha izlemek isterim.

çok güzel yüregine sağlk kalemin daim olsun Gurbetten selam ve saygılar yolluyorum .Esenlikle kalınız.

aşk
kilim gibi dokunmuş tezgahında
şaire ziyadesiyle bu işi başarmış
slm

Yusuf’un yüreğinde derin kuyular, Züleyha’nın ellerinde yırtılmış gömlek paresi var
====================================================================

İçten ve aşkın destanını yazar gibiydi satırlar .
Tebrikler Şaire ....
Saygılarımla ..

tebrik ederim kaleminizi dost

Sevdanın dillerden dökülen şarkısı gibi.. içine giripte büyüsüne kapınılmayacak gibi değilki sevgili Esra..
böylesi güçlü dizeleri bizle buluşturdun.. sevgimle

Donup kalmak ve bir şey yazamamak, şu an yaşadığım olsa gerek...


Saygımla

değişik kurgulanmış,güzel dizeler.
kutlarım.

bu ikinci şiir,ikinci güzel şiir bugün sizden.Teşekkürler..

Lerzan kalplerin buğusuna dokunan bedenlerin firakında, yalazlanan aşkla sonsuz visale erer ruhlar

BAŞLI BAŞINA DERİN BİR ANLATIMDI...

AMA SEÇTİĞİM BÖLÜM BANA ŞİRİİN ÖZETİNİ VERDİ...

SEVGİMLE...

DEĞİŞİK DİZELERDİ VE HOŞTU..OKURKEN HAZ ALDIĞIM...RABATLI

I
Yusuf’un yüreğinde derin kuyular, Züleyha’nın ellerinde yırtılmış gömlek paresi var
En nihan hayaller tutuşur gecelerde, bilmez kimseler aşkın abad eyleyen yüceliğini
Züleyha’nın gözlerinde Yusuf’un âfitâb cemâli, Yusuf’un zindanlarında Züleyha’nın silüeti var
Herkes karşı durur, anlayamaz asla gözyaşlarıyla yoğrulmuş sevdanın şiddetini


II
Mevlana’nın aynadaki yansımasına vurur Şems’in sureti ve birdir ruhları tek vücutta taşınan
Dönülmez gitmelere gebedir aşkın dolunay hali ve tamamlanmışlığın gökte kudreti var
Şems’in dudaklarından dökülen her kelâm, Mevlana’nın yüreğinde tîr-i müjgân
Tenden sıyrılmış ruhun uçurumlarında ölümü giyinip de kapıyı çalan ayrılık var


III
Kays’ın a’mak –ı gönül ibresinde aşkın kıblesi, Leyla’nın benliğinde yüce sevdanın nağmesi var
Aczinde kalınır engellerin mecrasında da, küçücük bir yüreğin meramıyla yıkanan acısı tüm kâinatı kaplar
Leyla onun için lâl -ü güher tanesi, Kays’ın giryan gözlerinde hüzün, aşk çölünde ayak izlerinin gölgesi var
Lerzan kalplerin buğusuna dokunan bedenlerin firakında, yalazlanan aşkla sonsuz visale erer ruhlar


IV
Geleceğe kazınmış a’zam maşuklar ve geçmişe terkedilmiş nâçâr aşıklar var


.....................................

başka bir lezzeti vardı
bu harika eserin.

saygımla
şair.