33
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1433
Okunma
Bazen yağmurlara yüklenip /
Şehrini ıslatıyorum...
Alnının aklığına düşüyorum,
Elinin tersiyle siliyorsun,
Kızıyorum.
Bir daha..ve bir daha dokunuyorum alnına ,
Saklanıyorsun kuytuya.
Ağlıyorum.
Bazen rüzgarlara yüklenip /
Esiyorum şehrine.
Yanaklarını okşuyorum,
Üşüyorsun.
Ceketinin önünü kapatıyorsun.
Açık kalan ufacık bir yer bulup,
Yine dokunuyorum sana.
Kızıyorsun bana...
Küsüyorum.
Bazen kar tanelerine yüklenip /
Yağıyorum şehrine.
Siyah saçlarınınn üzerine düşüyorum,
En beyaz halimle.
Okşuyorum saçlarını.
Avcunun içiyle silkeliyorsun sonra,
Dökülüyorum .
Yere düşmeden eriyorum.
Kimi zaman ,
Elinde sıktığın kartopu oluyorum.
Fırlatıyorsun beni tanımadığım birine.
Gülüyorsun(uz)..
Canım yanıyor , ağlıyorum.
Bazen şimşeklere yüklenip /
Arada bir karanlık odanı aydınlatıyorum.
Peşimden sürüklediğim gök gürültüsüyle,
İçini titretiyorum.
Korkuyorsun.
Ben ise her çakışımda,
Güzel yüzünü seyrediyorum karanlıkta.
’Korkma’ diyorum sana ’korkma’!
Beni duymuyorsun.
Üzülüyorum.
Bazen güneşe yüklenip /
Geliyorum senin şehrine.
Her kış mevsiminde yüzünü bana dönüyorsun,
Seviniyorum.
Yazın geldiğimde ise,
Yüzünü saklıyorsun benden.
Anlamıyorum.
Bazen de ay ’a yüklenip /
Geliyorum senin şehrine.
Kimi geceler yalnız yakalıyorum seni,
Konuşuyorsun benimle uzun uzun.
Çok mutlu oluyorum.
Kimi zamanda yanında birileri oluyor,
Benim farkıma bile varmıyorsun.
Geceni aydınlatıyorum,
Sen dönüp bakmıyorsun.
Yine anlam veremiyor,
Üzülüyorum.
Hangi tabiat olayına yüklensem,
Bir seviyor,
Bir sevmiyorsun.
Bıktım bu karmaşadan.
Artık kül kedisine yüklenip /
Siyahlarımı giyerek ,
Mateme bürüneceğim her gece,
Saat on ikide.
Saat on ikiden önce ,
Artık sen gel şehrime...
On ikiyi geçerse
Sakın gelme...
Ayşe YÖRÜK
04.05.2007 İST.
Cevap Yaz