6
Yorum
0
Beğeni
4,8
Puan
1058
Okunma
Ummanı yudumladım, dinmedi hararetim.
Yüreğimde bin kor var, hepsi visal hasretim.
Yücelerden gelmişim, inmişim deni yurda;
Tekrar yükselmek için, yetmiyor ferasetim.
Bir mihmandar olmadan, nasıl geçerim çölü;
Yapa yalnız ışıksız, kırılır cesaretim.
Düşman dolu her taraf, yollar eğri büğrüce;
Halim perim perişan, yardım etmezse yüce,
Soğuk demir bükülmez, bir güçlü körük lazım;
Kalay isteyen çömlek, har-ı etmeli hazım.
Isıtamam kendimi, Güneş olmazsa eğer;
Her şey sebebe bağlı, onunla bulur değer.
Meyveye zarif çiçek, bala arı vesile;
Takip eder bir âlem, diğerini silsile.
Nur ve feyiz membaı, Mahbubun latif kalbi;
Varisi Resul ile ancak! Mümkün nur celbi!
İki kör çıksa yola, nasıl varır menzile;
Biri görür olmalı, sahibinden izinle.
Nice gafiller gördüm, güya Allah’a(c.c.) bağlı;
Küçücük bir ampulle, nur çekmeye sevdalı!
Sanki Resulden üstün, Rehber kabul etmiyor;
Su bağlanan çeşmeye, yıkanmaya gitmiyor.
Zavallı aldanıyor aslında Nefse zebun;
Her tarafı kirlenmiş, elzem güçlü bir sabun.
Ya Ebu cehil gibi küfrü inat içinde;
Ve yahut kibri gurur sarmış feci biçimde.
Rabbim nasip eylesin, cümleye hak bir rehber;
Eğriyi ve doğruyu, anlatsın versin haber.
Bizi alıp götürsün, miraç da Burak gibi;
Vuslata gark olalım, su ile toprak gibi…
Garibi-Salih Yıldız…….13.07.2009
.
5.0
75% (3)
4.0
25% (1)