5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1794
Okunma

eskici mehmed’ten değil
giyindiğimiz ikinci el yalnızlık…
dört duvar arası ıslaklık
tam ortası tutsaklık.
bize de kısmetmiş
güzü şıra ederek içmek
bakır çalığı denizlerde
efkarı albatros kuşlarının…
-görmek tuzlu suları çiçeklendiren aynada
çıplak ayaklı ölümü-
hani upuzun saçlarının
yerlere müsavi gölgesi
her sarılışta
sardunya kokulu cumbalı
ahşap evli düşler
karlı tepeleri öpüp okşayan
terli eller
istasyonlarda birbirine karışan…
leyli
ben size de mi gelmemişim?
-öyle bir yaşam ki
“dümen” suyunda boğuluyor
hangi şehre
hangi şiire varsam
sensizlik kokusu duyuluyor
gidilecek limanlardan ne çok mektup gelmiş
posta kutusu dolup taşmış çavlanından
-ortalığa yalnızlık “name”leri saçılıyor-
Hidayet DAL/Can Sokağı Lambaları 17.12.07
5.0
100% (4)