0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
989
Okunma
Mektuplar gurubu adı altındaki çalışmalarım, kentteki birçok olumsuz değişimi köydeki Hasan Emmiye şiirsel anlatım ile yapılmış, Aşağıda son şiirde Hasan Emmi de kırsaldaki değişimi (kültür yozlaşmasını) karşı yanıt olarak şiirsel açıklamıştır.
HASAN EMMİME 10. MEKTUP
Hasan Emmi her sokakta bir kahve
Her yerde halı saha
Çok yaparız diyorlar
Çok yaparız biz daha
Nice nice Pele’ler
Nice Maradona’lar
Yetiştirir bu millet
Çoğaldıkça buralar
Ah emmi Hasan Emmi
Kızlar unutulmadı
Göz bebeğimiz bizim
Bu büyük bir proje
Kimi yerde dans kursu
Kimi yerde ise gitar
Kimi yerde sesleri yarışıyor kızların
Festivaller gözünü doyurmadı bizlerin
Daha neler düşlüyor
Toplum mühendisleri
Bizde yaparız bir gün
Unutulmaz karnaval
Bunu hep yüksek sesle
Söyleyip duruyorlar
Ben de diyorum emmi
Vay gidi satılmışlar
Vay gidi satılmışlar
HASAN EMMİME 15. MEKTUP
Ah emmi Hasan Emmi
Lara’dan Belek’e yeni bir yol açıldı
Ne kum kaldı ne sazlık!
Kimi yerde yıldızlı, paşa paşa oteller
Kimi yerde villalar, içi dolu damızlık!
Kimse akıl yormadı, kimse hiç düşünmedi
O Martılı kuşçuklar, nere konup kalkacak?
Burada yuvalananlar, nere yuva yapacak?
Hani karettaların tükeniyordu nesli
Karettalar kendine yeni yurt mu bulacak?
Bu zararsız türleri korumak gerekmez mi?
Katliam denir buna, katliam denir ancak!
Sen bari söyle emmi,
Karettalar nereye yumurtlayacak?
Gelip ağlayacaklar, gidip ağlayacaklar
Otel mi Hasan Emmi?
Dünyanın mutluları dolduruyor içini
Burada bırakıyor pisliğini piçini
Kimi yerli piçlerle tanışıp evleniyor
Kimi çekip gidiyor, kimi burada kalıyor
Kimi ovada tarla, kimisi dağ alıyor
Kirlilik günden güne düşmüyor çoğalıyor
Görsen şaşarsın emmi
Bu muydu Anadolu?
Bu muydu egemenlik?
O güzelim Türkçemiz, başka dillere tutsak!
Kime bir fiyat sorsan
Dolar çıkar ağızdan
Ümidini kes emmi
Sen oğlundan kızından
HASAN EMMİME 18. MEKTUP
Neler neler yok emmi
Buranın çarşısında
Akıl koymaya emmi
Akıllının başında
Bir don reklâmı var ki
Gelipte görmelisin
……………..Camisinin
Tam güney karşısında
Burada her şey dubledir
Burada güney kıbledir
Cuma pazarındadır
Kentin kızı karısı
O gün bahçede kızlar
Cemaatın yarısı
Kimisini güldürür
Kimisini kızdırır
Senin yaştakilere
Namaz bile bozdurur
İyi ki bizim gençler, bakıp utanıyorlar
Kimisi de kendini cennette sanıyorlar
Kale kapısı ile Muratpaşa arası
Söyleyelim ki, size gelmişken sırası
Bizim illerden değil
Başka bir yer burası
Bikiniyle dolaşmak çok doğal bu cadde de
Her şey o kadar ince
Her şey o kadar sade
Trafiğe kapalı, burada yaya yürünür
Akdeniz’in en kuytu kıyıları görünür
Kaçamak sevgilinin çoğu burda buluşur
YTL geçmez burada Avro Dolar konuşur
Burada her şey yabancı
Yerdeki taş yabancı
Kafeste kuş yabancı
Bilmiyorum nereli, ağaç bile yabancı
Burada dinler barışık, hiç sorulmaz inancı
İnsanlar birbirine tatlı tatlı yılışır
Çıkarcılar burada çıkarını kırışır
İşin yolunda ise, gez aşağı yukarı
Otur havuz başına seyret olacakları
Ah emmi, Hasan Emmi, gelirsen saptırırsın
Hiç aklın bile ermez
Cüzdanı bile kaptırırsın
HASAN EMMİME 20. MEKTUP
Yenice anladılar halkevlerini emmi
Ondan mıdır nedendir, bir sürü ev yapıldı
Huzur evi; insana huzur verecek diye
Bir de camiye yakın, imam’a imam evi
Sonra bizim semt evi
Halkevi diyorum ben
Geçimsiz kadınlara sığınma evi
Sokak çocuklarına şevkat evi
Vakıfların aş evi
Özel yemek firması, getirir yemekleri
Kaçamak aşklara randevu evi
Ah emmi Hasan Emmi
Hane de ev demek ya!
Unutulmadı emmi
Köşede birahane
Olmadı kahvehane
Oyun salonlarına, dedik kıraathane
Hane mi yok ah emmi!
Kentin tam ortasında
Ruhsatlı umumhane!
Herkes artık düşünde
Bu yılanı görüyor
Bana değmiyor ise
O yılandan bana ne
Diyor be Hasan Emmi
Anlat bunu nineme
Sakın üzmüş olmayım
Mektuplarımla sizi
Çoktan köye dönerdik
Satmasak evimizi
Bura köyden karanlık
Anlayın halimizi
Ben de mektuplarımla
Boşaltırım içimi
Pişmanız Hasan Emmi
Ama geçti yaşımız
Her gün yavanlaşıyor
Ekmeğimiz aşımız
HASAN EMMİME 22. MEKTUP
Dün hastanedeydik Hasan Emmi
Cenaze almak için
Bu gün Zafer Bayramı, veremeyiz dediler
Bürokrasi tıkandı, naşı vermediler
Bu gün de fakülteye sevk edip gönderdiler
Vallahi şaştım emmi
Sağken sevk etmediler
Sanki adamcağızın, ölmesini beklediler
Fakültede sırada, başka cesetler de var
Otopsi yaptırmaya sıraya girdik emmi
Dokuz ceset kuyrukta
Şeytan bile gülmez mi?
Sakın mektuplarımı, kimseye deme emmi
Hayatım kayar sonra
Kaydırmaya değer mi?
Ama bütün köylüler, sağ olsun beklediler
İki günde bir naaş, zor yatakladık emmi
Sakın buraya gelip hastanelerde gezme
Sıcak Ağustoslarda, çoru çocuğu üzme
Hem sen şişmansın biraz
Kokar mokarsın sonra
Kimseyi tiksindirip korkutmaya hakkın yok
Ama herkes susuyor, fazla söze gerek yok
HASAN EMMİ’DEN CEVAP
Ah yegenim ah sana
Yazık sana vah sana
Antalya’yı bir cennet gibi övdün
Övdün durdun sen bana
Ben de çocuk bir melek
Dedim durdum anana
Ama şimdi anladım
Şeytan bile değilsin
Kadıncağız köyünden
Başka yeri ne bilsin
Ama buralarında tadı tuzu kalmadı
Bizim oğlan diyor ki değişim bunun adı
Kadın kız dar ve ince giysilerin içinde
Utanıyoruz oğul, gelinle kız gelince
Onlar hiç utanmıyor
Düşündüm ince ince
Nenen bile bir tuhaf
Bana çalım satarken
Her yerleri görünür
Otururken kalkarken
Açılıp saçılmaya kadın hakkı denir mi?
Birazcık akıl olsa acayip giyinir mi?
Bide geçip karşıma
Hakkımız bu demez mi?
Dizi filmlerde ne varsa
Onlardan bizde de var
Artık yaşlandık oğul
Çırpınsak neye yarar
Bekir YAŞAR