17
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
4758
Okunma

AHH ÇANAKKALE !...
Bir Çanakkale var içimde,
Duygularımı anlatamadığım..
Hayallerimi gömdüğüm,
Bir mekandır yüreğimde.
Yalnızca hüzündü gördüğüm,
Hüzün ki çözülmeyen kördüğüm.
Gelmeseydim, diyorum bu yerlere,
Sonra susuyorum öylesine.
’Kader’..diyen ses yankılanıyor,
Boyun eğiyorum kaderime.
Sevdamı,umutlarımı gömüyorum kalbime.
Ahh! Çanakkale..Ahh! Çanakkale!!!...
(1995,Çanakkale..ayrılırken...)
...........................................................
...nasıl bitecek bu koskoca 4 yıl bu küçücük şehirde,dediğim;ama sonrasında ruhumla sevdiğim ve ayrılırken hiç ayrılmamak üzere kendimden bir parça bıraktığım Çanakkale’me uzun yıllar sonra (10 yıl),15 günlüğüne gelip kaldıktan sonra,gideceğim günün sabahında kalemime dökülen mısralar...
...babam sağolsun,derler ya..yazları Altınoluk’a gittiğim için artık her yıl mutlaka ziyaret ediyorum,Çanakkale’yi,hatıralarımı...
...zaman çok şeyi değiştiriyor elbet..sadece geçmişe emanet edilenlere vefa hissiyle...
.....................................................................ikinci vedaya...
Yaralı bir papatyayı alıp elime
Kalbime bastırdığım gündü o gün
O gün terk etmişti umutlar beni
Kırık aynalar,yalnız kaldırımlar
Yarım kalmış bir sevda…
Ve ben tüm kederimle
Gökyüzündeki hüzünlü bulutları
Gözlerime doğru indirerek
Bu şehri ve anılarımı geride bırakıp
Bir sabah vakti gitmiştim…
Yıllar ne çabuk geçmiş
Geriye döndüğümde ne martıların
Denizdeki haykırışlarını, ne kordonun
Yüreğime fısıldadığı nağmeleri
Ne de Çimenlik Kalesi’nin o bize has
‘ Güneşi batırma saatleri’ nin
O eşsiz güzelliğini yakalayabildim..
Ve zaten mazinin çok derinliklerde
Issız bir köşede öylesine duran ,
Yaralı bir sevda can çekişiyordu…
Acımasız yıllar girmişti hatıralarla arama
Bir set çekmişti sanki yaralara
Kalbimi ellerime aldığım günler nerede
Hani ben sığamıyordum buralara…
Hey tarih kokulu Aziz Çanakkale
Sende yitirdiklerimi bir ben bilirim
Bir de bütün umutlarımı gömdüğüm
Bakarken güzelliğinde kaybolduğum
Boğazın serin suları,ufkun kızıllığı bilir…
Şimdi, bu ikinci veda vakti
Yine bir sabah ve yine bir elveda..
Kırık heceleri, yarım yamalak bir lisanla,
Mısra yaparak anlatmak derdi…
Bu imkansızlığı yaşadım yıllarca,
Anlatamamak hicranıyla yandım..
Sedeften bir kalbin içine her girmek isteyişimde,
Demir pençeleriyle kovaladı beni melalin güzeli..
Ve ben şimdi taşırken bu hüznü yüreğimde,
Gidiyorum tekrar buralardan..
Aradığımı bulamadan, kalbimi teselli edemeden..
Ey güzel şehir, yine de vurgunum sana,
Asla ,asla ayrı kalamam güzelliğinden..
Şimdilik, yüreğimden yüreğine bir veda,
Ne kadar gitmek istemesem de ,elveda.. elveda…
…………………………………………………………………mürsel emre doğan ..30 Temmuz 2005 , Çanakkale