Boş bir vagonunda gecenin
Geçmişin tozlu anılarına göçmekte özgürlüğe sürülmüş masalım


Bu devirde aşk... acımasız
Ben elemlerimi tanımadığım bir çehreye gömüyorum

Takvimlere güvenmiyorum artık
Seni nefesimden kopup giden gençliğimle aldatıyorum


Soluksuz yaşantıların dudaklarına konacak kadar alçalmadı benliğim
Yarısı bu dünya da sıkışmış
Yarısı başka bir boyutta mahsur kalan hikâyeler yazıyorum.

Kayıp tebessümlerim tutunamıyor yanaklarında
Derin bir yar gibi yüzün
Düştükçe büyüyor
Büyüdükçe uzaklaşıyorum saflığından toyluğun...


Anılarını doldurup bu aşkın dibi yırtık bir bavula
Her adımda etrafa saçıyorum parçalarımızı
Aşkımız artık binbir pa altında...

Gidildikçe daralan bir yol
Yürüdükçe gölgesi kısalan gurur


Siyah beyaz bir dakikada
Akla cemre düşmüş gibi yaza hazırlansın bedenim
Mühür kaplı bir bakışmada
Sırlarım koynuna kıvrılsın ki düşleri mesken tutayım
Ben geceden gündüzden
Bildiğin bütün renklerden afaroz ediyorum tenini
Ulaşılması beklenen durak misali ıssız yüreğimi
Sessizliğe bir tokat misali seninle döşüyorum...



Gözyaşı saflığında bir beklenti çöküntüsü
Gölgesinde sığıntı kelimeler
Bin günahla karalıyorum sayfalarını amel defterinin
Sevgilim övün kendinle ,
Sensizliğin imzası altında yeniden doğuyorum...



Saruhan Osmanoğlu
S.c