5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
3373
Okunma

ben nefsimi yaktım da sana geldim gülizâr
ne hâyâlar kuşandım çoluk çocuk düşünde
turaç misâli sersem sülün misâli humar
o ahlât cephelerde göğsüne düşen korum
ve bir izli mermiyim karanlığın döşünde
tek atımlık bûsemi alnına saklıyorum
tut yakamı gülizâr gözlerin bir saltanat
kelâm tahtı durulmaz vurduğunda başıma
en gözde malihulya uçarken kanat kanat
gem azıda sürdüğüm damarlarımdır koçak
ve bir yılkı atıyım kem yürümez aşıma
volkandır yelelerim rüzgârda salkım saçak
ben nefsimi yaktım da sana geldim gülizâr
cemâlinle avundum can havli pâre pâre
tunç kaleler devrilip ayağa düşerken ar
bir süvari nabzında kabarıp duran morum
ve bir kılıç kınıyım kuşağında avare
hoyrat şahlanışımı sinene saklıyorum
tut yakamı gülizâr bağları sis bürümüş
devrin çok gerisinde bir kuş kesmiş yolumu
ihsan bukağı altın ilham gagası gümüş
duvağın mahreminde telekleri bembeyaz
ben Türkmen çocuğuyum ellerim gün dolumu
taptaze bir çınardır enseme çarpan ayaz
ben nefsimi yaktım da sana geldim gülizâr
şefkâtine bulandım annemin ak sütünde
gök ceylanlar vurulup örselenirken bahar
dizlerine tutundu yüzümden sarkan nurum
ve bir efsûn nefesim sarı safran tütünde
en derin çekimimi kokuna saklıyorum
tut yakamı gülizâr yoksa gençliğim mübâh
bir değirmen sırtında akar durur oluğu
gün misâli doğarken sûretime her sabah
lügâtimde en yalın anlamlar bulur zaman
ben bir şiir dilliyim meşk toplarken soluğu
bir gök kurt edâsıyla bahtıma ulur zaman
ben nefsimi yaktım da sana geldim gülizâr
bahr-ı muhit dağladım arz bağrında visâle
kâmiller alev alev yüz dönerken hüzünkâr
mercan kesiklerimde sorgusuz akıl zorum
ve bir sırlı nağmeyim ibret-i nâr misâle
yalgın mısralarımı kalbine saklıyorum
tut yakamı gülizâr vakit çok da geç değil
çok da efkâr sayılmaz ardında ardım sıra
seherim misk û amber eserken efil efil
bin yıldır bilendiğim umutlarım bahtiyar
ve bir yusuf yüzlüyüm aşk bıraktım mısır’a
ben nefsimi yaktım da sana geldim gülizâr
ikiocakikibindokuz-tarsus
hakan ilhan kurt
5.0
100% (2)