13
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1507
Okunma

ve şimdi tanrılar
tahta koltuklarında otururlar
içlerinde maziyi seyrederken cam kafeslerde
kırılacak bir güneşi tutuyorlar
öfkeden yoksun insanlar
dağlarda isyanlar
kadeh kadeh dökülürken şaraplar
kızıllığında tanrılar
işaret ederken asalarıyla
turnalar gibi
günü çalan geceyi
ve sen masumiyetin adı
tanrılardan yardım dilenmeden
çalınan sevdayı yakalayabilir misin
güllerle bezenmiş bahçeler
kızıllığın rengi olmuş
deniz / gök
maviyi sormuş
tanrılardan
uğultulu ses dağlarda sabahladığından
gözlerinde maviyi damarlarında ki kırmızıdan
deniz ve gökyüzü resimlere boyanmış
tahta koltuklarında ki tanrılardan
renginde sevdanın adı kaldı
romanlara yazılmış hikayeler
cam kırıkları
gülün adı kırmızının içinde saklı kaldı.
.
.
.
b@r@n . . . . . . . .