24
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2339
Okunma

dudaklarının her aralanışında
ölçüsüz uzuyor mesafeler
her kıpırtısında
gün akşam
her kıvrımında
mevsim hazan oluyor
kayboluyorum bilmediğim şehirlerde
her kelimende boyut değiştiriyor paraleller
meridyensiz
ve ıssız
bakir bir ekvator çiziyorum kendime
zaman yitiyor
sesin
yer küremin mağmasında fokurdayan lav kıvamı
arşın yedinci katında beni buluyor
yakıyor
bulaşıyor tenime
bırakmıyor
...
bir yer sofrasının damalı örtüsüne dökülüyor sonra
son kırıntıları umudun
bir lokma tatmadan
elimde un ufak oluyor
avucuma toplayıp
pencere kenarlarına serpiyorum sebil iyimserliğimi
kuşlar bile halime gülüyor
içimi kör yarasalar basıyor bilmiyorsun
hasret karası kanatlarında
siyah eteklerim geriliyor
yazmıyorum dedikçe
baykuş başı misali ekseninde dönüp
seni buluyor
sana bakıyor
ve seni görüyor şiirlerim
ben utanıyorum
özlemek utanmıyor
CEYDA GÖRK
31 mart 2009