1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1548
Okunma
Bu bir tûfan bana suları öğret
Bir tılsım olmalı gösterdiğin ayna
Artık beni çağır vakit hep akşam
Paramparça bir ay ve bir rüyâ
Yosun renkli bir karanlığın içinde
Dehşetli üşüyor dünyaya bakıyorum
Üstelik yalnızım yaralarım kanıyor
İçimde öyle bir âh ki sulara muhtaç
Ey zebur sesli şair ey gecenin dervişi
Çetin soruları başlamadan hayatın
Ateşinle ısıt bu serin gövdemi
Küle döndür yak alevinle
Kapına geldim azığım hep sende
Yüreğimde uçurumların sevinci
Yârin kapısında hükmü olan ne ise
Kâlbimin macerası şimdi ona ayarlı
Yüzümü ışığına çevirdim kutsal olana
Anladım dünya kapattı suretini
Zeytin dallarında duâ âyetleri
Ve böyle başladı benim terk-i dünya deyişim
Zümrüd-ü ankâ beni duy işte sesim ecelim
Sûretim şaşırtmasın seni ben bir cevherim
Ey aşk kılıcını bile yas tutmayacağım ölümüme
Uzun sürdü serencamım dünya dehlizlerinde
MUSTAFA ÖZÇELİK