Bakma öyle gözlerime
Bakma çakmak-çakmak
Hesap sorar gibi bakma, bakma
Darağacına giderken,
Başın dik, soğukkanlı,
Gecenin karanlığını yırtan,
Sesin halâ kulaklarımda.
Ayağındaki postallar ayaklarımda
Sırtındaki parka,
Yüreğimin orta yerinde, orta yerinde.

Sen ki, yalçın kayalıklarda,
Bir şahin gibi kanat çırpan.
Sen ki bir servi gibi,
Rüzgâra vermiş saçlarını.
Zemheride güneşin sofrasında,
Bağdaş kurup oturan.
Sen ki kavgada en ön safta
Yüreklere yürek katan.
Hesap sorar gibi bakma öyle, bakma
Işığın halâ bende, yüreğimde saklı, derinde.

Yine Mayıs çöktü üzerimize
Urganlar ilmeklendi boğazlarımızda
Göz kırpmıyorlar yıldızlar
Analar yeni Deniz’lere sancılarda
Gözler arpacıkta takılı
Yakındır, yakın
Darağaçlarını yakmanın
Ve zamanıdır çakmağı karanlığa çakmanın
Sen bakma öyle çakmak-çakmak
İsmin yüreğimde kazılı, harlanmış, serinde.

25 04 2008 saat 10: 00

Mazlum Zengin