Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
gunesin_golgesi
gunesin_golgesi

Sarıkamış'tan Esen Rüzgâr

Yorum

Sarıkamış'tan Esen Rüzgâr

4

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

3267

Okunma

Sarıkamış'tan Esen Rüzgâr

Sarıkamış'tan Esen Rüzgâr

Susun!Dinleyin!
Bakın ne diyor şu deli rüzgâr:
Bir yerlerden esiyor, ediyor âh u fizâr
Bu rüzgâr Sarıkamış’tan yadigâr.

Kulakları yırtıyor
Acı,soğuk, elem ve keder
Öyle bir esiyor ki ağlıyor Allahuekber.
Şehadetler yırtılıyor göğün bağrında
Mehmetçiğin sedası, yükseliyor Sarıkamış’ta.

Mehmetçik bu aslan parçası!
Durdurur mu onu hiç, esaret kelepçesi?
Sarıkamış’ta yazıldı, bu şehadet dilekçesi.

Kar yağıyor,
Boran, tipi, rüzgâr, çamur, soğuk ve ayaz.
Nasıl yazılır bu destan al kalemi eline de yaz.

Yakışır mı dedim Mehmedim sana?
Karlar altında yatmak.
Affet Mehmedim kusurum, büyüklüğünü unutmak
Mehmedim olmuş mu meskenin?
Karlar altı yerin yurdun mu senin?
Kara mı düştü gül kokulu tenin?

Mehmet’e görev,
Şehide yatak sorulmaz
Karlar yazğsa da, çığlar gelse de üstüne
Bu destanın,
Mehmedim cesed değil
Mehmetler unutulmaz!
[ ERZURUM İL 2.Sİ ]

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Sarıkamış'tan esen rüzgâr Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Sarıkamış'tan esen rüzgâr şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sarıkamış'tan Esen Rüzgâr şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
cemil
cemil, @cemil
24.12.2008 15:52:21
Mehmetçik bu aslan parçası!
Durdurur mu onu hiç, esaret keleğçesi?
Sarıkamış’ta yazıldı, bu şehadet dilekçesi.

Kar yağıyor,
Boran, tipi, rüzgâr, çamur, soğuk ve ayaz.
Nasıl yazılır bu destan al kalemi eline de yaz.


Allah o acıları bir daha yaşatmaz inşallah diyor ve bu güzel şiirden dolayı şairimi kutluyorum.
HakanKurtaran
HakanKurtaran, @hakankurtaran
24.12.2008 15:25:17
Kulakları yırtıyor
Acı,soğuk, elem ve keder
Öyle bir esiyor ki ağlıyor Allahuekber.
Şehadetler yıtlıyor göğün bağrında
Mehmetçiğin sedası, yükseliyor Sarıkamış’ta
=====================================
Allahü Ekber Dağlarında şehit olan Binlerce Askeremize Allah ebedi Cennetine Nail eylesin.
Duyarlı yüreğinize kutlarım ..
selamlar Aydın dan ...
hiddeti
hiddeti, @hiddeti
24.12.2008 12:34:58
GENÇ ŞAİRİMİ ALNINDAN ÖPÜYORUM.

SELAM VE DUA İLE.

BENİM KALEMİMDEN SARIKAMIŞIN GÖRÜNÜMÜ:


KeHRiBaR GöZLü YüZBaŞı

Üç beyinsiz diyordu, Mehmet Akif Ersoy’um.
Talat Enver ve Cemâl, oyuldu oyum oyum.

Talat şerefsiz mason, üçü de Alman gibi.
Bunlar Sarıkamış’ın, şerefsiz müsebbibi.

Osmanlı’ya hükmeden, Alman köpekleriydi.
Osmanlı’da Paşayken, Almanların eriydi.

Altı Asırlık Dev’i, savaşa sokanlardı.
Bir imparatorluğu, kökünden yakanlardı.

Sarıkamış Vahşeti, hep yazılıp çizilir.
Facianın altında, tarih dahi ezilir.

Ağlayacak yüreğe, sahip iseniz eğer.
Bir sahne sunacağım, ölmeye dahi değer.

Bu öyle bir sahne ki, çamlar buna şahittir.
Sahnede yer alanlar, tam doksan bin şehittir.

Soğuk bir cehenneme hazırlıksız gittiler
Ne helâlleşebildi ne de veda ettiler

Konumun kahramanı, doksan binden birisi.
Allah’ın kelâmıyla, ölülerin dirisi.

Kahramanım Kehribar Gözlü Yüzbaşı’mızdır.
Taa İstanbul’dan gelmiş, akan gözyaşımızdır.

Adı meçhûl. bilinen, kehribar renk gözüdür,
Lâ ilahe illallah, en nihai sözüdür.

İlikleri dondurur, Sarıkamış ormanı.
Savaşmadan almıştı, tam doksan bin toy canı.

Vakit akşam üstüydü, şehid adayları aç.
Yerde donmamak için, tek çareleri ağaç.

Askerlerin birçoğu, çam dallarına çıktı.
Kimi soğuktan donmuş, kimi yarı ayıktı.

Kahramanlar tünemiş, dallara kuş misâli.
Tarihte yaşanmadı, bu olayın emsâli.

Gecenin bir yarısı, bir ağaç gövdesine.
Yüzbaşı dayanmıştı, dalıp rüzgâr sesine.

Soğuk uyuşturuyor, uyursa ölecekti.
Komutansız bir birlik, ne hâle gelecekti.

Sırt sırta vermişlerdi, bir zavallı eriyle.
Ne bilsin ki yoldaştı, kaderi kaderiyle.

Kasaturası için, askerine seslendi.
Bilmedi ki askeri, şehidlikle süslendi.

Asker ses vermeyince, sarstı elleri ile.
Ölüler uyanmaz ki, uğraşması nafile.

Asker yana yıkıldı, kaskatıca donmuştu.
Yüzünde bir tebessüm, şehidlikten onmuştu.

Kehribar gözlerinde, dondu iki damla yaş.
Bu ne biçim bir belâ, bu ne biçim bir savaş.

Askerinin belinden, aldı kasaturayı.
Kehribar gözleriyle, son bir kez gördü ayı.

Sol elinin sırtını, karın üstüne koydu.
Kasatura saplayıp, derin bir acı duydu.

Acı çekersem eğer, uyuyup donmam dedi.
Oysa vadesi dolmuş, Yüzbaşı’m bilemedi.

Gece öyle soğuk ki, ilikleri dondurur.
İT’çi koca orduyu, çam dalına kondurur.

Doksan bin yiğit asker, uyuşur yavaş yavaş.
Bir tek mermi sıkmadan, bitecek mi bu savaş?

Ne toplar atış yapar, ne bir mermi sıkılır.
Bir gecede dev gibi, koca ordu yıkılır.

Sabah güneş doğunca, Ruslar bölgeye gelir.
Geceye rağmen hava, düzeldikçe düzelir.

Rusların komutanı, şok üstüne şok oldu.
O bir düşmandı ama, gözleri yaşla doldu.

Zavallı Türk askeri, dallara tünemişti.
Yerde donabilirim, dalda donmam demişti.

Kimi donup düşmüştü, kimi tünemiş dalda.
Rus komutan Türkleri, buldu acıklı halda.

Cesetler arasında, uzun müddet dolaştı.
Cesetler arasında, bir cesede ulaştı.

Gözü takılı verdi, açık Kehribar Göz’e.
Hayret içinde baktı, gülümseyen bu yüze.

Ceset kaskatı donmuş, sol elden kan akıyor.
İrkilen Rus komutan, ağlayarak bakıyor.

Böyle bir manzarada, Ruslarda yürek erir.
Komutan birliğine, atış nizamı verir.

Kendi selam dururken, içinden bir şey kopar.
Askeri birlik ise, saygı atışı yapar.

Şehidler ordusuna, nice türkü düzüldü.
Bu öyle bir VAHŞET ki, düşman dahi üzüldü.

FİKRET OĞUZTÜRK
d_i_l_e_k
d_i_l_e_k, @d-i-l-e-k
24.12.2008 12:33:43
Sarıkamış üstünde kar
kar altında Mehmedim yatar
gülüm donmuş kara dönmüş
gören sanmış yarini sarar

kimi Yemen kimi Harput
üzerinde ince çaput
avut yiğit gönlün avut
yar sarmazsa Mevlam sarar

şehitler unutulmaz unutulmasına ama canlarını niye verdikleri unutuluyor... daha çocuk yaşta vatan için uğraş verenlerin çektikleri unutuluyor... unutuluyor ki karış karış elden gidiyor vatan...



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL