0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
37
Okunma
Tevhidî Aşkın Dirilişi Risalesi
Karanlık hatıraların eridiği yerde,
Joel ve Clementine,
Bir zamanın gölgesinden doğan sabaha bakar.
Her silinmiş anı, bir tohum gibi toprağa düşmüş,
Ve orada, görünmez köklerle hayat bulmuş.
Buluşmak, sadece bir karşılaşma değildir;
O, ruhların sessiz tevhididir:
İki kalp, unutulmuş tüm anılarıyla birlikte,
Bir nur gibi birleşir,
Ve aşk, kendi sonsuz döngüsünde dirilir.
Clementine’in gözlerinde,
Silinen renkler yeniden doğar;
Joel’in ellerinde,
Kaybolmuş her dokunuşun sıcaklığı belirir.
Ve her kelime, her suskunluk,
Tevbenin ve rızanın ritmiyle titreşir:
“Kaçmak yok, direnmek yok, sadece kabul ve varlık var.”
Kaderin çizgileri nihayet tekleştiğinde...
Bir elin diğerini bulması,
Bir zamanın yitip gitmiş gölgelerini
Işıkla doldurur.
Hatıralar artık zincir değil,
Kanat olur;
Ruhları göğe yükselten kanat.
Ve Joel anlar:
Aşk, silinmez, yok olmaz,
Sadece görünmezleşir;
Ve insan, hatırladığında ya da unutmaya çalıştığında,
O aşkın nuruyla aydınlanır,
O aşkın dirilişiyle kendini bulur.
Çünkü gerçek aşk Nihal’im,
Sadece gözle görülen bir şey değildir;
O, kalbin derinliklerinde,
Ruhun labirentlerinde saklı bir nurdur,
Ve bu nur,
Her kayboluşta bile,
Ebedî bir güneş gibi parlar.
Gerçek aşk sensin Nihal’İm