0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
43
Okunma
İki yabancı olmayalım diye çok çırpındım ben,
Kırık dökük yanlarımla değil,
En sağlam gülüşümle çıktım karşına.
Seni yormayayım diye suskunluğumu,
Sana yük olmayayım diye acılarımı sakladım.
Ama şimdi…
İki yabancı olmuş hâlimizle mutluluklar sana.
Adını anınca içimde kopan fırtınaların
Dindiğini sanma;
Ben sadece yağmura alıştım artık.
Yolda görünce gözlerimin parladığı değil,
Kafamı çevirdiğim kişi olmak yakışır mı sana?
Bir zamanlar kalbimi düğüm düğüm eden o bakışların,
Şimdi göz göze gelmeye kıyamadığım bir hatıra gibi.
Biliyor musun?
Sen varken hayatım bir gökkuşağıydı,
Giderken arkamda bıraktığın ise
Rengini kaybetmiş bir yağmur kokusu…
Ne tam sağanak,
Ne de dinmiş bir sessizlik.
Ben seni öyle çok sevdim ki,
Bir avuç sıcaklık bulsam
Ömrümü oraya sermeye razıydım.
Sen ise rüzgârın götürdüğü yaprak misali
Bir gün var, bir gün yoktun.
Seni tutacak elim vardı da
Kalmaya niyetin yoktu…
Geceleri uzadıkça anladım:
Aşk bazen tamamlamak değil,
Eksilerek ayakta kalabilmektir.
Senin gidişin beni yıkmadı,
Sadece içimdeki tüm ışıkları kıstı.
Karanlığa alışmamı bekledi belki kader,
Ben de alıştım…
Ne çare.
Şimdi aynı şehrin sokaklarında yürürken
Sen benden habersiz gülüyor olabilirsin,
Ben ise adımlarımın sesinde
Eski günlerimizin yankısını duyuyorum hâlâ.
Her köşede bir iz,
Her durakta bir hatıran kaldı.
Ama en çok da
Kalbimin atışlarında kaldın.
İnan, senden geriye kalan kırgınlık değil;
Senden geriye kalan
“Ben elimden geleni yaptım” rahatlığı.
Ne daha fazlasını isteyebilirdim senden,
Ne de daha azını hak ediyordum aslında.
Ama yine de,
Şimdi iki yabancıya dönüşmüş hâlimizle mutluluklar sana.
Ömründe kimsenin seni yarım bırakmadığı
Tam bir sevda nasip olsun.
Benim payıma düşen,
Yarım kalmış bir cümlenin acısıysa da
Şikâyetim yok.
Çünkü bazı insanlar giderken
Bizi eksiltmez,
Aksine tamamlamayı öğretir.
Sen bana gitmeyi öğrettin,
Ben sana kalmayı…
İkimiz de kendi payımıza düştüğü kadarını taşıdık.
Ve şöyle düşün:
Bir zamanlar birbirine dünyaymış iki kalp,
Bugün aynı şehrin iki uzayıp giden sessiz yankısı…
Karşılaşsak selam bile vermeyecek kadar uzak,
Ama içimizde bir yerlerde
“Biz bir zamanlar birbirimizi tanımıştık”
Diyebilecek kadar yakın.
Yolun açık olsun,
Benim sana söyleyecek son sözüm
Ne sitem, ne öfke…
Sadece bir veda fısıltısı:
Mutluluklar sana…
Biz artık iki yabancıyız,
Ama eksik değiliz.
Kadir TURGUT
5.0
100% (1)