0
Yorum
4
Beğeni
4,5
Puan
63
Okunma

Uçurumlar çiziyorum avuç içime,
Sana doğru düşmenin sonsuz kıvrımını.
Sen, bilmediğim bir dilin
En eski, en saydam kelimesisin.
Zaman, bir sis tabakası gibi
Erirken parmak uçlarımızda,
Ben, yokluğunu morumsu bir tını
Gibi dinliyorum, evrenin gürültüsünde.
Aşk dediğin,
Bir nefesin havada bıraktığı
Görünmez, dokunulmaz geometridir.
Bir boşluk,
İki yabancı yıldızın
Kesişimine duyduğu o delilik.
Hiçbir şey söyleme.
Gözlerinde asılı kalan
O kırık ışık huzmesi yeter.
Çünkü biliyorum,
Senin beni sevme şeklin,
Henüz isimlendirilmemiş
Mavinin en soyut hali.
Ve biz,
Sadece yüksek titreşimli bir ihtimaliz.
Hüseyin TURHAL
5.0
50% (1)
4.0
50% (1)