0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
99
Okunma

Bir akşam vaktiydi, içimde sessiz bir yangın.
Gözlerine denk geldim, dünyam değişti o an.
Bir kelime etmedi, ama sustuğunda anladım;
Bir ömür sığabilir dedim, o bakışın sol yanına,
Bir umut, bir dua gibi doğdu içimde adı.
O an, gökyüzü durdu sanki… Zaman kalbimin atışına yaslandı.
Gözlerinin kıyısında bir deniz vardı; ben o denizde boğulmayı sevdim.
Sonra rüzgâr esti, alıp götürdü mevsimleri.
Ben, onun adını kalbimin her atışına yazdım.
Gülüşüyle açan çiçeklere sordum:
“Sevmek mi daha zor, yoksa beklemek mi?”
Cevap vermediler, sadece hüzün koktular.
Her esen rüzgârda saçlarının hayalini duydum;
Her çiçek, onun gülüşüyle açar gibi oldu.
Cevapsız sorular, yüreğimin bahçesinde solan umutlara dönüştü.
Geceler uzadıkça anladım; aşk sabır demekmiş.
Bir kalbi dua ederken susturmak kolay değilmiş.
O her adımda uzaklaştıkça, ben biraz daha battım.
Bir hikâye var içimde, yazanı ben değilim;
Sanki kaderin kalemi, gözyaşıyla yazıyor.
Karanlık, bana sabrı öğretti; sessizlik kalemim oldu, gözyaşım mürekkep.
Her satırda onun adı, her nefeste eksilen bir ben vardı.
Bir gün adını andım, dilim titredi.
Rüzgâr, onun saçlarından bir teli getirir sandım.
Bir fotoğrafa sığmış gülüşünü okşadım parmaklarımla.
“Unutursun” dediler, unutan olmadım.
Sadece alıştım, onsuzluğun soğuk yanına.
Bir isimdi ama içinde bir ömür saklıydı.
Rüzgâr bile özlemi taşırdı; fotoğraf cam gibi soğuk, ama gülüşü hâlâ sıcaktı.
Unutmak değil, kabullenmekti bu yanık bekleyiş.
Bazen gökyüzüne baktım, yıldızlara anlattım.
“Seviyorsan dua et” dediler, ben sessiz ağladım.
Kalbimle konuştum: “Yeter artık, bırak gitsin.”
Ama o kalpte kalan iz, bir mühür gibiydi;
Ne yemin söküyordu, ne zaman siliyordu.
Yıldızlar bile sustu o gece; dualarım göğe değil, gözyaşıma düştü.
Kalbimdeki mühür, onun adıyla vurulmuştu;
Sanki Allah bile unutmamı istemiyordu.
Rüyalarım bile ondan yanaydı.
Sabahları adını anmadan uyanmak imkânsızdı.
Bir şarkının içinde, bir dua cümlesinde,
Bir gülüşte, bir hüzünde hep o vardı.
Ben sustum, ama kalbim hep “O” dedi.
Uykular bile onu saklardı, sabahlar onsuz eksik doğardı.
Her nefes bir dua, her sessizlik bir itiraf oldu.
Ben sustum, ama kalbim onun dilini hiç unutmadı.
Şimdi yollara bakıyorum, dönmez biliyorum.
Ama yine de beklemek, sevmenin başka hâli.
Bir fotoğrafı var, sararmış kenarlarında gülüşü.
Ne kadar uzağa gitse de, kalbimden gitmedi,
Çünkü sevmek, bazen sadece sabretmektir.
Yollar, onun adını taşır ayak izlerinde.
Beklemek, bir ibadet gibi oldu içimde.
Sararmış bir fotoğraf, zamana direnen tek anıydı.
Her dua, biraz ondan, biraz Allah’a yakarış.
Her nefes, onun adını taşır sessizce.
Bir dilek tuttum bu gece,
Kırık bir kalbin en içten sözleriyle:
Ben ona gönül verdim, sen ona ömür ver Allah’ım.
Gökyüzü şahidim olsun; dualarımda hep o var.
Kalbimin en sessiz köşesinde hâlâ onun adı yankılanıyor.
Ben vazgeçmeyi değil, teslim olmayı öğrendim —
Çünkü aşk bazen sadece Allah’a bırakmaktır.
5.0
100% (4)