0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
78
Okunma
Tanrı Dağında yükselir göklerin öz evlâdı,
Rüzgârında tarih var, bozkırın murâdı.
Hira Dağı sessizdir, nurla dolu sînede,
İkisi bir gönülde, imanla irâdede.
Bir yanda kurt ulur, gök kubbeye ses salar,
Bir yanda ezan iner, kalplere nur yazar.
Birinde toy kurulur, yiğitlik destan olur,
Birinde secde vardır, gönüller Rahman bulur.
Atının yelesinde rüzgârı mühürler Türk,
Kılıcında adalet, sözünde ömürdür Türk.
Lâ ilâhe illallah, derken titrer ufuklar,
Hilâl göğsüne düşer, ışır yedi ufuklar.
Bozkırda kar yeliyle yoğrulur her bir soy,
Taşına yazı kazır, alın teriyle
Hira’da sessiz bir el, kalemle ayet yazar,
Tanrı Dağı’ndan eser, tevhitle birleşir nazar.
Ne doğu ne batıdır, Türk’ün yönü gök iledir,
Yolu yürekten geçer, aşkı ülküyle bedir.
Bir elinde kılıç var, bir elinde Kur’an’ı,
İkisiyle kurmuştur, medeniyet devranı.
Asena nefes verir, dağlar dile gelir,
Her taşında bir dua, her çiçeğinde bir emir.
O dua Hira’dandır, o emir Tanrı’dan,
İki dağ şahididir, Türk’ün sarsılmaz kanından.
Selçuklunun izinde, Osmanlı’nın duası,
Birliktir bu toprakta milletin sevdası.
Ne gam ne zulüm yıkar, bu iki dağın belini,
Zira iman taşır Türk, yüreğinde elini.
Tanrı Dağı kadar Türk, Hira kadar mü’miniz,
Rüzgâr kadar hür yaşar, yıldız gibi deriniz.
Bu iki dağdır bize hem sır hem de yemin,
Türk’ün kalbiyle yazılmış bir ebedî zemin.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(2 Kasım 2025)
5.0
100% (1)