0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
145
Okunma

Kur’ân bir deryâ-ı sır, nurdur her harfiyle,
İlim açar kalpleri, susar dil harfîyle.
Zahir gören okur da, geçer ayet yanından,
Batına inen duyar, sükûtun tarfîyle.
Hurûf içinde sır var, cifr içinde mecaz,
Bir elifte aşk yatar, Ebced’in tarîfiyle.
İkra! dedi Kudret, kalbe indi sır ile,
Okuyan cana iner, Rahman’ın lütfîyle.
Yedi kat sema susar, bir ayet iner vaktiyle,
Her noktada mana var, kudsî bir tasvîrîyle.
Havas ehli söyler ki: "Kitap içre bin kitap",
Bir satırda kevser var, nüzûlün latîfiyle.
TURHAL der ki: Ey gönül, oku aşkın lisanı,
Kur’an bir sırdır sana, bakma hep harfîyle.
Hüseyin TURHAL
Kısaca Açıklamalar:
1. Beyit: Kur’an’ın sırlarla dolu bir deniz gibi olduğu, harflerinin bile nur taşıdığı.
2. Beyit: Zahirde kalanların derin manayı göremediği, kalp gözü açık olanın manaya eriştiği.
3. Beyit: Huruf, cifir, ebced gibi ilimlerin harflerdeki aşk ve sırları çözmekteki rolü.
4. Beyit: "İkra" emrinin kalbe gelen bir ilahi sır olduğu.
5. Beyit: Ayetlerin semadan, zamanlı ve hikmetli bir şekilde inişi; her noktada mana oluşu.
6. Beyit: Havas ehline göre Kur’an’ın içinde nice katmanlar olduğu.
7. Beyit: Şairin okuyucuya çağrısı: Kur’an’a sadece zahirle değil, kalp ile bak!
5.0
100% (1)