0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
105
Okunma
Bu Nasıl Cilve, Ey Sevgili
Gâlu belâda aşkı veren,
Araya hicrânı koyan,
Aşkı aşk ile arayan,
Hu’dan alıp, Hu’da sır eden —
Bu nasıl cilve, ey sevgili?
Ateşi cehenneme farz kılan,
Cehennemden gönle koyan,
Hem yanan hem yandıran,
Bir tebessümle güle kandıran —
Bu nasıl cilve, ey sevgili?
Hem aşikâr eden,
Sır diye emânet veren,
Garip gönlü deli eden,
Sonra da “Gel, bul!” diyen —
Bu nasıl cilve, ey sevgili?
Deryâya daldıran,
“Su yok!” diye kandıran,
Ledün ilmiyle saf kılan,
‘Ar’ ile buluşturup Hârmandıran —
Bu nasıl cilve, ey sevgili?