1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
128
Okunma
Sırdan utanmış
bir kelâma uğrayan kapılar
Şerefkolik tanrıların
uzakdoğu bahisçilerine
Işıksız bir evhamda tutunmuş
Güç ölümsüz bir sonsuzluk ruhundayken
Güneşi kıskanan milyonlarca yıllar ötesinden kalma
Ün
Namzet
Ve de yorgun bir santraç oyununda
Bilmemki kaç teneffüs eder at
Balık
Ve de maymun
Yolarken saçını bir maç
Mum ışığıyla yorgun kalıyor haç
Delirerek delil arıyor haksız bir kazanç
Ey mor gülleriyle dillerini zırh almış sevgili
Denizde kamyonu hasretle
Bisiklet üstünde belki de
Yapraklar baharda bakar yüreğime
Dağlardır ağıtlarda kuşları tanrılara baktıran
Mizânda şuursuz
V/oltası yâr beklerken askıda
Ağaçlar niye gür benden habersiz
Kimse görmeden ilmek ilmek bir suyu
Yanımda hâ
Kuşu küfre dokuyan dillerden
götürü bekliyor gaip!
Ayı karış karış
Mâyı kırış kırış
Arayı bul asumanda çalım atarken
Tükürmek yokuşta eğilmiş selvidir
Dua et ki dilim fesahat üzere hastadır yine
İlmek ilmek sururda bir gönül
Ben de zar bulan çift düğme ve morarmış evlilikleriyle ekşi görüyor beni
Y/ıkıyor mu bir şiirde lâmekandayken
Lakayt bir şiire kâ(t)il miyim...
Gezgin imgeler...
5.0
100% (3)