2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
139
Okunma
Metin, derin bir duygusal çöküşü ve yalnızlığı anlatıyor. Gönül, sevdiği kişinin yokluğunda acı çekiyor ve gözyaşları durmaksızın akıyor. İçsel birikimlerin taşmasıyla birlikte, yaşanan acılar yüzeye çıkıyor. Zamanla yaralar almış, kurtulmak için çaba göstermiş ama bu çabalar sonuçsuz kalmış. Gözyaşları anlamını yitirirken, huzuru bulmakta zorlanıyor. Yazılanlar, acının ve umudun iç içe geçtiği bir durumu yansıtıyor. Umut, hala var ama zayıf bir şekilde sürüyor.
Gönül dara düşmüş.
Seveni yanında yokmuş.
Akıl hayal kurmuş.
Yolunu kapatan çokmuş.
Durduk yere akmıyor göz yaşı.
Hangi mendil bu nemi siler ki?
Birikimler dolup taşmış.
Akıyor yanaklara acısı.
Çürüğün yanında sağlam durmuş...
Bir gün gelmiş yara almış.
Kurtulmak için yıkanıp paklanmış.
Lakin kurtuluşu olmamış.
Gözyaşı rengini kaybetmiş.
İki satırlık huzuru bulamamış.
Döküldükçe beyaz sayfaya;
Mürekkebin zehri şifa olmuş.
5.0
100% (4)