​Yedi iklim, dört bucakta yankılanır bir çağrı,
Bozkır ruhu dirilir, yüreklerdeki sızısı sarı.
Hilal taktiğine eğil, bu bir Turan Destanı,
Damarlarımızda gezen, kadim bir Türk Kanı.

​Bir başlarız merkeze, çelik pençe, ilk atak,
Akıncılar misali, gözde parlayan şimşek çak.
Tarihin derinliğinden gelir bu asil nida,
Bilimde, sanatta, her alanda parlayan bir seda.

​Geri çekilir gibi, bir anlık esnek duruş,
Pes etmek değil bu, büyük bir stratejik vuruş.
Öğrenir, dönüşürüz, yepyeni yollar ararız,
Zayıflık değil bu, yeni bir güce varırız.

Bilgi akar sağ kanattan, ilim aydınlatır ufku,
Sanatın sol kanadı, gönüllerde açar kutlu.
​Ekonomide akıl, siyasette derin bir bakış,
Her zorlu engeli aşar, kadim bir duruş.

Sağ kanatla kuşatırız, bilginin nurlu ışığı,
Sol kanatla kucaklarız, sanatın gönül eşiği.
Düşman sandığı boşluk, bir anda dolarız hızla,
Kapanır Kurt Kapanı, zafer parlar yıldızla.

​Bu sadece bir taktik değil, bir yaşam felsefesi,
Yükselişin, varoluşun, bitmeyen bir nefesi.
Hilal gibi kaplarız, her an, her köşeyi,
Türk’ün dehası sarsar, dünyayı ve her şeyi.

​Ey Türk! Titre ve kendine gel, ruhun canlansın yine,
Turan bilinci yükselsin, her bir hücrende bine.
Yol yok deme, yol bul ya da yap ortak akılla
Gemiler karadan süzülür bitmez bir şanla!

​Hilal taktiği değil, bu senin kalbinde yanan,
Sonsuz bir uyanışın Simgesi çağlar ötesinden kalan.
Yaşa, coş, üret ve yüksel, ey kutlu milletim,
Turan’ın çağrısı yankılanır, budur nihai dileğim!