1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
104
Okunma

Bir ad geçti bugün meclisten,
Kara bir leke gibi,
Gözyaşıyla yoğrulmuş o çatıya,
Utanmadan, arlanmadan düştü o kelime!
Oysa o kubbenin altında,
Yeminler edilmişti:
“Bu vatan bölünmez!” diye,
“Bu bayrak inmez!” diye!
Ama o gün,
Bir sessizlik çöktü sıralara;
Bir sancı indi kalplere,
Ve gökyüzü bile bulutlandı birden…
O ad, dağların laneti,
O ad, ocakların sönüşü,
O ad, anaların feryadı,
O ad, ihanettin en karası!
Sus ey kelime!
Bu toprakta yankın bile fazladır.
Çünkü o kürsü,
Al kanla yazılmış bir destanın mirasıdır!
O kürsüde,
Sakarya konuşur, Dumlupınar haykırır!
O kürsüde,
Şehidin son nefesi yankılanır hâlâ!
Kocatepe’nin rüzgârı oradadır,
Çanakkale’nin sükûtu oradadır!
Ey Meclis!
Dikkat et, her kelimen tartıdır,
Her cümlen millettir,
Her harfin vatandır!
Bir daha ağza alınmasın o karanlık,
O ihanetle yoğrulmuş isim!
Çünkü bu milletin sabrı,
Tarihin en keskin kılıcıdır!
Ve siz,
Sözde vatansever maskesi takanlar!
Kürsüde sessiz kalıp dışarıda nutuk atanlar!
Vatan sevgisi tweetle ölçülmez,
Bayrak, dillerde değil, kalplerde dalgalanır!
Ve siz,
Bu milleti bu hâle getiren bunak akıllar!
Tarihi unutan, emaneti çürüten eller!
Unutmayın,
Sarsılır ama düşmez bu milletin temeli,
Çünkü o temeli şehit kanı ile yoğrulmuştur!
Hayır!
Bu milletin alnına leke değil, güneş vurur!
Çünkü bu bayrak dalgalandıkça,
Vatan bölünmez,
Türk susmaz,
Şehit ölmez!
✒️Mehmet YETEK
5.0
100% (2)