Güneşe döndürme yüzünü sakın
Ola ki kıskanır üzülür hem de
Ağaca, çiçeğe, gölgeye bakın
Koyma garibanı dertte, elemde


Endamın alımlı bir başka nazın
Dudakların gonca kaşın yay gibi
Çoktan da fazlası mevcudun, azın
Yüzün gökte kandil, dolunay gibi


Mihmanı olduğun konak, virane
Salınıp gezdiğin yollar övünür
Aşkının meftunu olur divane
İlgini kaybeden kullar dövünür


Sevgine müstahak fani bir yandan
Del’olur hanende aşkı bulmaya
Bir umudu varsa hazırdır candan
Alevler içinde Kerem olmaya


Her kim olur ise aşkına tabi
Ferhat gibi yalçın dağları aşar
Leyla’nın düşünde Mecnun’muş gibi
Ağlayarak dipsiz çöllere düşer


Şefkatle süslenen narin elinden
Düşküne sunduğun aynıyla Anzer
Yan yana gelince ince belinden
Sarıldığı her yer Cennet’e benzer


Emsalsiz varlığın dermandır derde
Eşitin olamaz eceler bile
Seninle yaşanan her an her yerde
Aydınlanır günler, geceler bile


07.10.2025