1
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
105
Okunma
Seninle açılıyor göğsümde gece,
her yıldız bir yara gibi
düşüyor kalbimin boşluğuna.
Ve ben, o yaraların içine
adını haykırıyorum,
kanla yazılmış bir dua gibi.
Tenin
karanlığın unuttuğu tek beyazlık,
dudakların
susuz çöllere düşen tek damla yağmur.
Ve biz,
birbirine dokunan iki yabancı kıta,
yanardağların kalbinde
birbirini arayan lavlar gibiyiz.
Sevişmelerimizde
zaman parçalanır,
her öpüş bir sonsuzluk kırıntısı;
senin kollarında
ne ölüm vardır ne hayat,
sadece içimizde dolaşan
ilahi bir ateş.
Ama bilirim:
bu aşk,
bir kuyuya atılmış kırık aynadır.
Parçalarında ikimizin yüzü var,
ama hiçbiri tam değil.
Sen bana eksik bir gökyüzü verdin,
ben sana tamamlanmamış bir kalp.
Ah sevgilim,
biz birbirimizin cehenneminde
cennet arayan iki mülteciyiz.
Ve biliyorum:
bir gün bu şehir susacak,
ama senin teninde bıraktığım iz
ölü denizleri bile konuşturacak.
5.0
100% (9)