0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
222
Okunma

Güçlü görünürüm…
Sanki dalgaları yenmiş, fırtınaları susturmuş gibi.
Oysa içimde saklı bir deniz var;
Derin, karanlık ve kimsenin dokunamadığı.
Bir gülüşümle örtülür yüreğimdeki yangın,
Bir bakışımla gizlenir dağılmışlığım.
Kimse bilmez,
En çok sustuğum yerde,
En çok haykırırım aslında...
Bir gün ansızın,
Habersizce çekilirsem bu meydandan,
Bir sabah sessizliğin içine bırakır da gölgemi,
Ardımda yalnızca kırık bir iz bırakıp gidersem…
Sanmayın ki yoruldum hayatın yükünden,
Sanmayın ki korktum bu yalan dünyanın zulmünden.
Bilin ki; ben en çok insana yenildim,
En çok kalplere kırıldım...
Ben herkese umut sundum,
Kendi yaralarımı gizleyerek.
Ben herkese ışık tuttum,
Karanlığımda yürüyerek.
Ne zaman "Sen nasılsın?" diye soruldu,
Hatırlamıyorum…
Hep güçlü durmam gerekti,
Hep gülümsemem beklendi.
Oysa içimde,
Bir çocuk vardı incinen,
Bir çığlık vardı boğulan,
Bir dua vardı duyulmayan...
Ey dünya!
Ben sana kollarımı açtım,
Ama sen beni hep sırtımdan hançerledin.
Ey dost bildiklerim!
Gözlerinizde aradım merhameti,
Ama dudaklarınızda sadece suskunluk gördüm.
Ben kırıldım, hem de paramparça,
Kırıldığımı bile belli etmeden…
Bir gün yokluğum çarparsa yüzünüze,
Bir boşluk büyürse ardımda sessizce,
O zaman anlayacaksınız belki:
Her gülüş bir sığınaktı,
Her suskunluk bir çığlık,
Her vedasız gidiş bir hesap…
Bilin ki,
Ben bu dünyayı terk edersem ansızın,
Sevmediğimden değil,
Çok sevip de sığamadığımdandır.
Ve bilin ki herkese,
Çok ama çok kırgınım…
Erol Kekeç/26.08.2025/Sancaktepe/İST
5.0
100% (1)