0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
188
Okunma
Gurbette Yürek
Gurbet elde geçer zaman yavaşça,
Bir çay deminde kalır memleket.
Gözümde canlanır eski sokaklar,
Taşına, toprağına özlem elbet.
Bir türküdür yankılanır içimde,
Annemin sesi gibi sıcak, sade.
Duvarda takvim değil, hasret asılı,
Her gün eksilirim yokluğunla, günde günde.
Burada herkes bir yere gider ama,
Ben hep aynı durakta beklerim.
Bir selam, bir haber belki gelir diye,
Gönlümle yürür, susarak söylerim.
Gurbette insan çok konuşmaz dostum,
Yüreğiyle anlatır derdini yalnız.
Bir simit, bir çay, belki de bir vapur,
İstanbul düşer, ellerimden kayıp.
Ama biliriz, vatan kalbimizde,
Ne kadar uzak olsak da haritadan.
Toprağımız, göğümüz bir duadır hep,
Gurbet bile hürmet eder bayraktan.
Bavulum değil ağır olan sırtımda,
Geçmişim yüklü, düşlerim kırıksa da.
Bir mendil saklarım cebimde hâlâ,
Anamın gözyaşı, kokusu orada.
Bir bayram sabahı düşer aklıma,
Çocukluğumun sesleri yankı olur.
Şeker değil aradığım o günde,
Babamın eliyle pişen huzurdur.
Burada sokaklar başka yürünür,
Kimse kimseye selam vermez artık.
Oysa bizde çorba ikramdır soğukta,
İnsan insanı unutmadan yaşar bir bak.
Ama yine de sitem etmem hayata,
Gurbet öğretti sabrı, tevekkülü.
Bir mektup gibi katladım duaları,
Gönderdim sevdiklerime öpüp gönlümü.
Bir gün dönerim belki bu diyârdan,
Toprak çeker öz evlâdını bağrına.
Yarım kalmaz hiçbir sevda, hiçbir özlem,
Mektubum biter… ama kalır satırda.
Hakkı kalabalık