0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
60
Okunma
Ben hayattan çok şey beklememiştim aslında
Bir dokunuş, bir söz, bir bakış… o kadar
Ama her boş sokak, her yitik gölge
Beni daha derinden yaraladı, daha yalnız bıraktı
Umut diye sardığım ne varsa
Ellerimden kayıp gitti sessizce
Ve ben…
Yalnızlığın içinde, kırık kalbimle
Hayattan beklentisiz bekledim acıyı,
Geceye düşen gözlerimde senin hayalin
Her yıldız bir boşluk, her rüzgâr bir sitem
Sokak lambaları titrerken, adını anar gibi
Sessiz çığlıklarım, duvarlara asılı kaldı
Sevgi sandığım her şey, bir yanılsama çıktı
Ve ben…
Kendi karanlığımda, kendi gölgemde
Yitirdiğim her umudu sayarken
Bir tek kendim kaldım, yaralı ve terk edilmiş
Kalbim, eski bir şehrin harabeleri gibi
Kırık taşlar, unutulmuş adımlar
Her hatıra bir yaradır, her nefes acı
Ve ben…
Sonsuz bir boşlukta dolaşırken
Sessizliği dinliyorum, kendi çığlığımı dinliyorum
Bir bakışın düşlerini ararken
Her köşe başka bir hayal kırıklığı
Gözlerimde biriken yağmur
Yüreğime damlayan sessiz bir sel gibi
Beklemediğim bir anda, umutsuzluk çarptı
Sokaklar sustu, şehir ağladı, ben sustum
Ama içimde hala bir kıvılcım var,
Belki acı, belki hatıra…
Ve o kıvılcım, bana yalnızlığın içinde
Hayatın hiç sormadan bıraktığı yaraları hatırlatıyor
Kırık sokaklarda yürürken
Her adımımın yankısı içimde çınlıyor
Geçmişin gölgeleri düşüyor üzerime
Ve ben, tekrar tekrar kayboluyorum
Kendi sessizliğimin içinde
Sevgi bir rüya gibi eridi
Ellerimden kayıp giden hayallerim
Kimi zaman bir sigara dumanında, kimi zaman
Bir yitik melodide, bir suskunlukta
Ve ben…
O melodiyi duymaya devam ederken
Kendimle baş başa kalıyorum
Yalnızlık artık bir arkadaş gibi
Ama dostluğu bile acı veriyor
Her düşünce bir yara, her hatıra bir fırtına
Ve ben…
Kendimi bulamadan geçen gecelerde
Sonsuz bir özlemle seni arıyorum
Ama sen, çoktan yitik bir şehir oldun
Ve ben, sadece kırık bir kalbimle kaldım