Kara bulut çökmüş yârim yüzüne,
Güz gelmiş bağına nedir bu halin.
Cehennem ateşi düşmüş özüne,
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

Niye dertli dertli dolanıyorsun?
Bahar suyu gibi bulanıyorsun.
En ufak sözlere alınıyorsun,
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

Darlandı yüreğin durdu nefesin,
Nice derdi sarmış gönül kafesin.
Sırtına yük ettin çile küfesin,
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

Dost dedin sarıldın sen gördüğüne,
Gül diye bakardın her derdiğine.
Baktın mı selamı gönderdiğine?
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

Dağlara yük oldu yürek kederin,
Bilinmez kaçadır nedir ederin.
Yaradan yazmış acı kaderin,
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

Bir yanın yaralı bir yanın vurgun,
Gözlerin kederli yüreğin sürgün.
Kış gelmiş ömrüne bedenin yorgun,
Gönlün kırıldıda sustumu dilin?
Güz gelmiş bağına nedir bu halin?

……Meryem Keskin…..
…..07.10.2024……

kışın çilesini yazın çekermiş
derman yoktur dize nedir bu hâlin!
güz gelince bağa hüzün çökermiş
hüzün çökmüş yüze nedir bu hâlin!
....Murat Kahraman. Muradi