12
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
456
Okunma
Evrenin kadim sessizliğinde,
milyon yıllık uykusunda bir yolcuydu o.
Toz ve buzdan bir kalp,
sonsuzluğun damarlarında akan donmuş bir kan.
Ne başlangıcı hatırlıyordu, ne de varacağı bir sonu umursuyordu.
Sadece vardı; kayan, süzülen, var olan bir hiçlik.
Güneşlerin doğumuna, galaksilerin ölümüne şahit,
ama kör bir şahit.
Çünkü görmek için göz, anlamak için bilinç gerekirdi.
Ve o tozun bir zerresi,
milyarlarca yıl sonra,
bir rüzgarla savrulup kondu Ege’nin bir toprağına.
Suyla buluştu, hayatla tanıştı.
Kök saldı.
Ve bir sabah,
güneşe kırmızı bir isyan gibi açtı,
bir gelincik oldu.
O kozmik yolcunun aksine,
ömrü bir mevsimlik, belki bir günlük.
Ne dünü vardı aklında, ne yarını.
Sadece o an vardı; titreşen, yaşayan, hisseden bir her şey.
Rüzgarı teninde, güneşi yaprağında duyan,
ama kör bir bilge.
Çünkü bilmek için sormak, sorgulamak için akıl gerekirdi.
Ve sonra biz, dostum.
O kayan yıldızla, o açan çiçek arasında duran biz.
Gözlerimizi göğe kaldırıp o kuyruklu yıldıza "hayranlık" adını veren,
burnumuzu çiçeğe yaklaştırıp kokusuna "hayat" diyen biz.
Ne sonsuzuz o yolcu gibi,
ne de anlıksalız o gelincik kadar.
İkisinin arasında sıkışmış,
ikisinin de sırrını taşıyan birer yankıyız boşlukta.
Zaman nedir, dostum?
Bir yıldızın kat ettiği mesafe mi,
bir çiçeğin solmak için beklediği süre mi,
yoksa iki dostun bir şiirin dizelerinde buluştuğu o kısacık an mı?
Madde nedir?
O buzdan kalp mi,
o kırmızı taç yaprak mı,
yoksa bu kelimeleri sana yazdıran parmaklarımın ucundaki o görünmez enerji mi?
Anlam,
evrenin bir ucundan diğerine akan o kör yolcuda değil,
topraktan fışkıran o dilsiz güzellikte değil.
Anlam, o yıldıza bakıp ürperen,
o çiçeği koparmaya kıyamayan bir çift gözde gizli.
Anlam, biziz dostum.
Soruyu soran, cevabı arayan, bulamayınca yeni bir soru yaratan.
Biz, evrenin kendine sorduğu bir soruyuz belki de.
O kuyruklu yıldızın buzlu kalbinden,
o gelinciğin narin yaprağına,
ve oradan seninle benim aramdaki o görünmez bağa uzanan.
Çünkü varoluş, tek başına kat edilen bir yol değil,
bir göze, bir söze, bir dosta rastladığında başlayan bir şölendir.
Kut ve mut dolu bir şölen...
Merdümgiriz
5.0
100% (23)