Bayrammış bugün, benim neyime
Hüzünü, kederi, yükledi belime
Şeker yerine, kalemi aldım elime
Gelme bayram..
Uzak dur, evin yok senin..

Namazdan sonra, kabir ziyareti ağır gelir
Gönül sesin der ki; gidenleri çağır gelir
Feryadın figanın, şu toprağa sağır gelir
Gelme bayram..
Hüznün mutluluktan, çetindir senin..

Hangi çiçeği seversin bilmem
Sensiz olmasa da, yanına girmem
Mezarına, bir gül dahi dikmem
Gelme bayram..
Kolların yana devrilir senin..

Damarlarındaki kan kuruyunca
Hak Teâlâ emrini buyurunca
Musallaya yatıp, senin de sêlâ’n okununca
Gelme bayram..
Başın kıbleye çevrilir senin..

Yalnızca toprak altında çürümezsin
Gelenini gidenini, gizli gizli süzersin
Eski günlerin, hayalini güdersin
Gelme bayram..
Üzerine sular serpilir senin..

Lavanta olsan, yine de kurutulursun
Kırkın çıkmadan, hemen unutulursun
İyi bilirdik derler, avutulursun
Gelme bayram..
Başın öne eğilir senin..

Her gün, gelmesini beklersin bulutların
Yüreği buruktur, yetim öksüz çocukların
Bu yükü taşıyamaz, yorulur omuzların
Gelme bayram..
Eskiler hatırlanıp, haline gülünür senin..

Kırılır, içinde kalır şevkin
Bir çiçek, bir suya kalır zevkin
Kimleri yuttu orası, milyonu geçkin
Gelme bayram..
En sevdiklerine helvan verilir senin..
Gelme bayram..
Hüznün mutluluktan, çetindir senin..
Gelme..