2
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
155
Okunma
Anlatırken ağlarım diye,
Anlatamadan sustuğum yaşanmamış bir çocukluğum var.
Dilimin ucunda bekleyen bir yangın,
Gözlerimde boğulan anılarım var.
Bir kelimeye sığmaz kırık düşlerim,
Her harfi kanar, her cümlesi susar.
Bir gülüşte gizli nice vedalar,
Aklımda ise yarım kalan hayaller var.
Geceler sensiz uzun, yastığım oldu sırdaş,
Ne zaman içimden geçsen, geçmez zaman.
Bir çift göz bekler,
Hiç gelmeyecek birini umutla bekler insan.
Bir çocuğun düşü gibiyim,
Kırılmış ama hâlâ hayatı renkli sanan.
Kırgınlık değil sadece içimdeki;
Hem sevmişim, hem unutamamışlığım.
Sustum, çünkü bazı acılar,
Konuşulunca değil, susunca anlaşılıyor.
Bazı yaralar var ki,
Anlatınca geçmiyor… yeniden kanıyor.
Bir cümle kurmaya yeltensem,
Harflere sığmaz, taşar gözlerimden.
Ne karalasam eksik,
Ne desem, yüreğimden geçersiz oluyor.
Bir gün anlatacak olsam,
Kelimeleri değil, gözyaşlarımı seçerdim.
Çünkü bazı hikâyeler vardır ki,
Ancak gözyaşıyla gerçektir.
Zaman bile eğilip dinliyor beni,
İçimde kaç bahar üşüttüğümü,
Geceleri içimdeki çocuğu nasıl büyüttüğümü.
Anlatmak istiyorum ama kelimeler boğazımda düğümleniyor,
Ağlıyorum diye,
Hep susuyorum… hep gözyaşlarımı içime gömüyorum.