O güzel yüreğini açıp, yer vermiş bana
Böyle nahif bir dostu buldurana bin şükür.
Kalpten kalbe yol bulup, gelmiş gibi yanyana
Muhabbet deryasına daldırana bin şükür...

Mahcûbiyet içinde kızardı birden yüzüm
Öyle mesûd oldum ki, çağladı iki gözüm
Var olan kederime bulunmuş gibi çözüm
Mutluluktan ağlatıp, güldürene bin şükür.

Her hecesi bir inci, her kelâmı ilaçtır
Gönlüm böyle ilaca seneler var, muhtaçtır
Sevginin olmadığı gönül bağı kıraçtır
İslâm kardeşliğini oldurana bir şükür.

Sanki kutlu çağlara gidip geldim bir anda
Allah için seven dost bulmak güç bu zamanda
O kadar kin ve nefret, var iken şu cihanda
Gönüllere muhabbet doldurana bin şükür.

Hayatın yollarında çok kez düşüp kalmışız
Dost sandıklarımıza boşa haber salmışız
Her cefayı yaşayıp, sonra ibret almışız
Düşeni dost eliyle kaldırana bin şükür.

En kıymetli ibâdet, Allah için sevmektir
Allah için buğz etmek, Allah için vermektir
Düşmanımın sunduğu, haram elma demektir
Dost uğrunda yutulan baldırana bin şükür...

Nûrfânî’yim, kalıcı değiliz bu âlemde
Herşey insanlık için mutlulukta, elem de
Marifetin izi var, imânlı her kalemde
Cehâleti sözüyle yıldırana bin şükür.

Nuriye Akyol.
5/9/2025