12
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
541
Okunma

Bazı geceler vardır, sessizliğin bile sesi duyulur… Ve o gecelerde bir eksiklik çöker insanın yüreğine; adı yoktur, tarifi yoktur, ama hissi tüm benliği sarar. İşte bu şiir, böyle bir gecenin içinden doğdu. Sensizliğin tarifsiz yükünü, karanlığın hem içinde hem ötesinde hissettiğim bir zamanda…
Bir gece karanlığı gibi çöker üstüme sensizlik,
Yıldızsız bir gökyüzüdür artık dünya sessiz mavilik.
Ruhum üşür, sarar kendini içsel bir yetersizlik,
Yokluğun en derin rüya; ne yankı var, ne renk.
Solukların duyulmaz, duvarlar küser nefese,
Zaman donmuş bir aynadır, yansımaz artık izim.
Gölgeler uzar duvarda, sığınır sessiz köşeye,
Melodiler yarım kalır, gülüşler sürgün bizim.
Gözlerim arar boşlukta silik bir hayal gibi,
Bazen belirirsin, bir an… rüzgârdan daha ince.
Isınıverir içim, geçmişin sarılışıyla sanki,
Sonra yine karanlık… suskunlukla birlikte.
Bu gece öyle uzun, sanki zaman uyur bende,
Tüm yalnızlıklar omzumda; gecelerle nikâhlı.
Adın, içimde kor gibi, düşer her dua dilimde,
Sensin tek dileğim, vuslatla dönen sabahlı.
Zifiri perde inse de yorgun bakışlarıma,
Aşkının hatırası mum gibi titrer içimde.
Sensizlik karanlıksa her yolun başında birlikte,
Sen, aklımdaki en parlak seher gecemde.
5.0
100% (20)