6
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
172
Okunma
İnsan bazen kendi kendine bir sınama uygular ve her şeyin yerli yerinde olup olmadığını anlamaya çalışır. Bir türlü kafamdan gitmeyen ve aslında ta ötelerden beri benle; yürüyen, düşünen, nefeslenen, hızlanan, türlü durumların türlü duygu ve düşünüşlerine göre kendini ayarlayan şeyin vazgeçilmez olduğunu anladım. O ses yerinde türküydü , bozlaktı, baraktı, sanat müziğinden bir makam, kiminde noltalji kokan kırk yıl öncesinin anısıydı. Onu yadırgamak yerine onunla dost olmayı seçtim. Benlesin arık iç sesim. Ben nereye, sen oraya. Son perdeye kadar sürecek bu yolculuk ,türlü duyguya.
Bazı şeyler hiç olmadı bende, bazı sözcüğü yaban
Neşede de keder de hep bir şeyler vardı benzersiz
En can alıcı yerinde bile hayatın aldırmazdı da
Ve hatta ibadet ritüellerinde dahi vardı gölgesi
Nasıl anlatılır bilemiyorum, tarifi zor
Anlamayana izahı güçtür, o yüzden bakışı hor
Gitmiyor kafamdan ve üstelik dile dolanan
Çocukluğu, gençliği, umutları canlı tutan
Sanılır ki bir geçici andır bu hissediş, öylesine
Hayır öyle değil asla, benle başladı ve ölümüne.
Uyuyana değin yankılanış eskisiyle yenisiyle
Bir arkestra mı var acaba şu kafamın içinde
Bilinçli yahut bilinçsiz fak etmiyor da artık
Alıştık geçen zamanla birbirimize, olduk sarmaşık.
Belki de hayatın ritmidir bu yaşadığım,
Kiminde hüzzam, kiminde uşak makamı
Yerinde evriliyor bir bozlağa bakın hele
Yemyeşil görünen orman dönüyor çöle.
Kiminde tam tersi oluyor hey gidi Karadeniz
Usanmadık zorluklardan diyorum, cümlesini yeneriz.
Bir romanı, şarkısı, mimarisi var mıdır bunun
Bu çılgın sorulara gerçek bir karşılık da buldum
Tam adı öyleydi "Kafamdaki Müzik" talihe bak
Kimi öyküsünde kimi romanında anlatmış
Meğer bir ben değilmişim bu durumu yaşayan
Sayısızca kafada yinelenip dururmuş şarkılar
Şimdi vardır beni de onlardan bir anlayan.
Bitmesin istiyorum, alıştım bu sese, ezgiye,
İvme katıyor konuşmaya, yürüyüşe, duruşa
Anın duygularını yakalıyorum onunla, şaşmıyor
Nefes aldıkça ve açık kaldıkça göz dile dolanıyor
Bir mikrofon eksik bende, saz ne güne duruyor.
Olmasaydı şu içten ses, ne de kof kalırmış hayat
Onunla derinlik kazandı yaşanılanlar katbekat
Ve en zirvesine çıktık hüzünlerin, gözyaşı pınarları
Coşkusunda da yok limiti, estirdi delice bir rüzgârı
Tembelliğe vermedi fırsat, hep dörtlüktü notası
Onunla açıldı gönle sevgilerin ışığı, sesi, sofrası.
Kiminde kahramanlık türküleriydi kaslar dimdik
Sessizliğe giden yolda ne güzel de söyleşirdik
O beni sevdi mi bilmem, benimsedi mi
Bir içe bakış kazandık ve dışa da yankılanış
İcrası dilden de güzelse şarkının, istemez mi alkış?
Kafamdaki müzikle sona değin sürer bu yol
El, ayak, tüm beden nasıl da oluyor motive
Nakaratlar hayatın rutinleriymiş sevemedim
En peslerde sezgiseldim, çok gereksiz düşündüm
İş gelince tizlere duraksadım, biraz da güldüm
Benle her yere gelecek bu ses yok kurtuluşu
En sessiz kaldığım yerde "Dikkat, saygı duruşu!"
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (9)